'Halkın haber alma hakkına yönelik saldırılardan korkmuyoruz'
Tutsak gazeteciler için yapılan basın açıklamasında, 2024 yılında 118 gazetecinin gözaltına alındığı ve 26'sının tutuklandığı vurgulanarak, bu saldırıların halkın ahber alma hakkına yönelik tehdit olduğu ifade edildi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesinde 29 Nisan'da tutuklanan Özgür Gelecek muhabiri Perihan Erkılınç ve Önsöz Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Songül Yücel şahsında tutsak gazeteciler için açıklama yapıldı.
"Özgür basın susturulamaz. Gazetecilik suç değildir" pankartı açılan açıklamada, tutsak gazetecilerin fotoğrafları taşındı. Basın açıklamasını okuyan Ysuf Çelik, "Bugün Türkiye'de gazetecilik faaliyeti, halkın haber alma hakkını savunmaktan çok, bedel ödemeyi göze almak anlamına geliyor. Basın özgürlüğü, kâğıt üzerinde bir anayasal hak olmaktan öteye geçemiyor. Devrimci, sosyalist ve yurtsever basın emekçileri; kadın ve LGBTİ+ gazeteciler için bu tablo daha da ağır" dedi.
'2024 YILINDA 118 GAZETECİ GÖZALTINA ALINDI'
"2024 yılında en az 118 gazeteci gözaltına alındı, 26'sı tutuklandı, 30 gazeteci fiziksel saldırıya uğradı, 5 bin 260 habere erişim engeli getirildi. Sayısız sosyal medya hesabı kapatıldı ve halkın haber alma hakkı engellendi" diyen Çelik, 29 Nisan'da gözaltına alınan Perihan Erlınıç'ın evinde çıplak arama işkencesine maruz kaldığını ifade etti.
'ÖZGÜR BASIN SUSTURULAMAZ'
Erkılınç'ın, yıllardır işçi ve emekçilerin, Kürtlerin, kadınların ve LGBTİ+'ların sesi olan haberlere imza attığını belirten Çelik, "Mahkeme salonundan çıkarken 'Özgür Gelecek susmadı, susmayacak' diyerek gerçeğin peşinden gitmeye devam edeceğini bir kez daha hatırlattı" dedi.
Songül Yücel'in sosyalist yayıncılık faaliyetleri nedneiyle tutuklandığını ifade eden Çelik, "Amaç, gerçeklerin ortaya çıkmasını engellemek, halkın devrimci ve muhalif kaynaklardan bilgi almasının önüne geçmektir" diye konuştu.
'KADIN VE LGBTİ+ GAZETECİ OLMAK DAHA ZOR'
Türkiye'de kadın ve LGBTİ+ gazetecilerin kimlikleri ve mücadele ettikleri alanlar nedeniyle de hedef alındığını belirten Çelik, "İktidar, erkek egemen ve heteronormatif yapıyı sarsan her sözden olduğu gibi, bu sözün taşıyıcısı olan gazetecilerden de rahatsız. Kadınların ve lubunyaların kaleme aldığı her haber, iktidarın çizdiği sınırları aşan, bastırmak istediği gerçekleri görünür kılan bir müdahaledir. Bu nedenle kadın ve LGBTİ+ gazeteciler, diğerlerinden çok daha yoğun baskıya maruz bırakılmakta, gözaltı ve tutuklamalarla susturulmak istenmektedir" diye kaydetti.
Çelik, "Biz devrimci-sosyalist basın emekçileri ve gazeteciler, gazetecilerin susturulmasına, sansürlenmesine, tutuklanmasına alışmayacağız. Gerçeği ve halkın haber alma hakkını savunmayı da, haber yazmayı da, devrimci tutsaklarla dayanışmamızı da bırakmayacağız" dedi.
ŞAT: DEVRİMCİ ÜRETİME DEVAM EDECEĞİZ
Önsöz Dergisi Yayın Kurulu üyesi Sena Şat, 6 Mayıs'ta yayın faaliyetlerinin 20. yılına girdiklerini belirterek, "20. yaşımıza bir tutsakla girdik" dedi. Yaşamdan, insandan ve doğadan yana yayıncılık yaptıklarını belirten Şat, "Biz bu baskılara aşinayız. Yazarlarımız, okurlarımız baskı altına alındı, tutuklandı. Dergimiz hapishanelere alınmadı" dedi. Şat, devrimci üretimlerine devam edeceklerini dile getirdi.
DAL: HAKİKATİ YAZMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği adına konuşan Esra Solin Dal, gazetecilerin tehdit altında olduğuna işaret ederek, "AKP dönemimde özellikle kadın gazetecilere yönelik baskı artı. Buna rağmen gazeteciler yazmaya ve hakikatin izinden gitmeye devam ediyor. Biz de soru soran, sorgulayan ve gerçeği yazan gazetecilerin yanında olmaya devam edeceğiz" dedi.
UCİ: ONLARIN BIRAKTIĞI YERDEN DEVAM EDECEĞİZ
Özgür Gelecek Dergisi adına konuşan Nurgül Uci, gözaltında çıplak arama işkencesine maruz kaldıklarını ifade ederek, gazetecilerin kadınların, LGBTİ+'ların sesini alana taşıdıklarını için baskıya maruz kaldığını kaydetti. Uci, "Devlet, kadın mücadelesi üzerinden sokakları, alanları, çalışmaları kriminalize etmek istiyor. Hem basın hem kadın mücadelesinin neferi olarak bıraktıkları yerden devam edeceğiz. Gazeteciler derhal serbest bırakılsın" diye belirtti.