6 Mayıs 2025 Salı

Gazeteci Ren 'sürekli Kürtçe konuştuğu' için alıkonulmuş

Polislerin şikayetiyle hakkında dava açılan gazeteci Ren'in ilk duruşmasında şikayetçi polisler Ren'in alıkonulma gerekçesinin "Sürekli Kürtçe konuşması" olduğunu itiraf etti. 

Bir kadının katledilmesi haberini takip etmek için 7 Ocak'ta Antep'in Nizip ilçesine giden ve ardından polisler tarafından "makul şüphe" iddiasıyla alıkonulan Jinnews muhabiri Derya Ren hakkında "hakaret" iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması görüldü. Nizip 5. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın duruşmasına gazeteci Ren ve avukatlarının yanı sıra Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG) üyesi gazeteciler de hazır bulunurken, şikayetçi olan polisler Ferhat Aygün, Mehmet Uzunaslan, Mevlüt Sarıkaya ve Mustafa Pala ve avukatları da duruşmada bulundu.

'AİLEM ÜZERİNDEN SORU SORDULAR'
Beyanda bulunan gazeteci Ren, "Kadın katliamı için buraya gelmiştim. Beni saatlerce GBT bahanesiyle beklettiler. Ailem üzerinden soru sormaya başladılar. Bu soruları savcılığın sorabileceğini söyledim. Ağza alınmayacak sinkaflı küfürler edildi. Ben de bu küfürleri kabul etmediğimi söyledim. İlk düzenlenen emniyet tutanağını da söylemediğim sözler yazılı olduğu için emniyet ifadesini imzalamadım" dedi. 

'SÜREKLİ KÜRTÇE KONUŞAN KADIN' İHBARI İDDİASI
Ardından şikayetçi olan polislerden Ferhat Aygün, ilk emniyet ifadesinin aksine GBT yapıldığını iddia etti. Ardından Ferhat Aygün'e soru soran avukat Ahmet Taş, Ren'in neden ihbar edildiğini, GBT sorgusunda neden çok uzun süre bekletildiğini ve yeterli şüphenin ne olduğunu sordu. Aygün ihbarın "Siyah giyimli elinde laptop olan sürekli Kürtçe konuşan bir kadın" şeklinde yapıldığını ve bunun üzerine TEM Şube olarak olay yerine gittiklerini söyledi. 

TEM Şubeden Mustafa Pala isimli polis ise "Terörden kaydı bulunan kişi bana terörist diyemez" diyerek kendisini savundu. Güvenlik ekibinden Mevlüt Sarıkaya ise gelen ihbarda "Sürekli Kürtçe konuşuyordu" ibarelerini kullanması dikkat çekti.

'KADIN, KÜRT KİMLİĞİ VE JİNNEWS'TE ÇALIŞMASI SEBEBİYLE HEDEF ALINDI'
Savunma yapan avukat Ahmet Taş, "Müvekkilim 1 saat 40 dakika bekletiliyor. Beyanlardaki çelişkiler de göz önünde. Ayrıca müvekkilimiz kadın ve Kürt kimliği ve Jinnews'te çalışması sebebiyle hedef alınmıştır" diyerek beraat talebinde bulundu.

Ardından mütalaa veren savcı, "kamu görevlisine alenen hakaret" cezasıyla Ren hakkında ceza talebinde bulundu.

'DOSYADA HAKARETLERE YER VERİLMEDİ'
Mütalaaya karşı savunma yapan avukat Taş, savcılığın somut delil sunmadan ceza istendiğini belirterek, "İddianamede sadece tutanak ve müvekkil beyanları var. Bu haliyle zaten somut bir delil yok. Bu haliyle bir mütalaa verilmemeliydi. Müvekkiller kimseden üstün değildir. Savcılığa şikayette bulunuyor. Nizip gibi küçük bir yerde bu kadar uzun süre müvekkilimizin tutulması hayatın olağan akışına aykırıdır" diye konuştu. Taş, "Herhangi bir gözaltı kararı yok. Müvekkilimiz alıkonuluyor. Orada hukuksuz bir uygulama yapılıyor. Kendisi de hakarete uğruyor ama dosyada yer almıyor" dedi.

'MÜVEKKİLİME HAKARET EDİLDİĞİ GİBİ DAVA AÇILIYOR'
Söz alan Ren'in avukatı Dicle Aksu, "Mütalaaya katılmıyoruz. Daha önceki soruşturmada kovuşturmaya yer olmamasına rağmen böyle bir mütalaa verilmiştir. Müvekkilimize ağza alınmayacak sinkaflı küfürlerde bulunulduğunu bize söylemiştir. Keyfiyetle bekletildiği yetmiyor, kendisine hakaret ediliyor, bu da yetmiyor üzerine bir de kendisine dava açılıyor" ifadelerini kullandı.

Polislerin avukatı Emirhan Uzunaslan, "Biz sizin seviyenizde değiliz" sözleriyle Derya Ren ve avukatları Dicle Aksu ve Ahmet Taş'ı hedef aldı.

Beyanların ardından, mahkeme heyeti dosyayı yeniden incelemek için duruşmayı 24 Haziran'a erteledi.