19 Mayıs 2024 Pazar

Halkevi bakanlığa sordu: Yargıya nasıl müdahale ettiniz?

Halkevleri Eş Genel Başkanları Dilşat Aktaş ve Nuri Günay ile Halkevleri Genel Sekreteri Özge Ozan ve Hukuk Sekreteri Sercan Aran, İçişleri Bakanlığı'na giderek, "Halkevlerinin kamu yararına dernek statüsünden çıkartılması için yargıya nasıl müdahale ettiniz?" diye sordu.
Halkevleri Eş Genel Başkanları Dilşat Aktaş ve Nuri Günay ile Halkevleri Genel Sekreteri Özge Ozan ve Hukuk Sekreteri Sercan Aran, İçişleri Bakanlığı'na giderek, 6 sorudan oluşan bir dilekçeyi verdi.
 
Aktaş ve Aran, Bakanlığa girerek İçişleri Bakanlığı’nın yanıtlaması talebi ile 6 sorudan oluşan dilekçeyi teslim etti.
 
Halkevleri heyetinin soruları arasında "Halkevleri’nin kamu yararına dernek statüsünden çıkarılması sürecine Bakanlığın hukuka nasıl müdahale ettiği ve dayanak haline getrilen müfettiş raporlarında imzası olan iki müfettişin Hrant Dink Davası ve Askeri Casusluk Davası’nda sahte rapor tanzim etmekten yargılandıklarını İçişleri Bakanlığı’nın bilip bilmediği" de yer aldı. 
 
Halkevleri, "Karar, İçişleri Bakanlığı hukuk müşaviri Avni Çakır’ın Danıştay İDDK’ya yazdığı 'Dava konusu işlem kamu düzeni ve güvenliğini de yakından ilgilendirdiğinden, kurulunuzca dosyanın görüşülmesine öncelik verilmesi hususunda gereğini takdirlerinize arz ederim' yazısı dosyaya girdikten 40 gün sonra alındı. İçeriği ile hüküm belirten ve 'bir an önce karar verin' diyen bu yazı Bakanlığınızın doğrudan yargıya müdahalesi midir? Yazının gönderilmesi sürecinden bakanlığınızın bilgisi var mıdır? Yazının gönderilme tarihinin Danıştay İDDK seçimlerinden 3 gün sonraya rastlaması tesadüf müdür? Danıştay İDDK Başkanı seçimden sonra dosya konusu ile ilgili hukuk müşavirliğince aranmış mıdır? Arandı ise ne konuşulmuştur?" diye sordu.
 
Raporlarda imzası olan iki müfettişe ilişkin de şu soru yöneltildi: "Mustafa Üçkuyu’nun Hrant Dink davasında kamu görevlilerinin sorumluluğu olmasına rağmen gerçeğe aykırı raporla kamu görevlilerinin sorumsuz olduğunu yazdığı, şimdi ise bu rapor dolayısı ile tutuklu yargılandığı, Ahmet Kaya’nın ise İzmir Casusluk Davasında yine gerçeğe aykırı rapor yazarak hiçbir suçu olmayan askerleri suçlu gibi göstermekten yargılandığı basında yer almaktadır. Bu durumda bu kişilerin yazdığı diğer raporların hukuki güvenirliğinden bahsetmek mümkün müdür?"
 
Halkevleri Eş Başkanları açıklama yaptı, "Kamu yararına çalışmaya, ve mücadele etmeye devam edeceğiz.  Hukuksuzluğunuzu, talimatla aldırdığınız kararları kabul etmiyoruz" dedi.