22 Ağustos 2025 Cuma

Topağacı Mahallesi'nde yürüyüş: Barınma hakkımız engellenemez

Ümraniye'de "rezerv yapı alanı" ilan edilerek tahliyeye zorlanan Topağacı Mahallesi halkı karara karşı basın açıklaması düzenledi ve polisin tüm engelleme çabalarına karşı sloganlarla yürüdü.

Ümraniye ilçesindeki Topağacı Mahallesi'nde, "kentsel dönüşüm" adı altında evlerinden edilmek istenen halk, 21 Ağustos akşamı basın açıklaması ve yürüyüş gerçekleştirdi.

Aynı gün sabah saatlerinde belediye ekipleri ve polis mahalleye baskın düzenleyerek, evlerin elektrik, su ve doğalgaz bağlantılarını kesmişti.

"Barınma hakkımızdan vazgeçmiyoruz. Direne direne kazanacağız" pankartı açılan eylem boyunca sık sık "İsmet istifa", "Barınma hakkımız engellenemez", "Belediye bizi muhatap alacak" sloganları atıldı. Eyleme Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Milletvekili Kezban Konukçu da katıldı.

'DİRENMEYE DEVAM EDECEĞİM'
Mahallede sabah gerçekleştirilen polis baskınında işkenceyle gözaltına alınan Sevgi Aydoğan, yaşadıklarını şöyle anlattı: "Ben iş yerindeydim, elektriği kestikleri için izin alıp eve koştum. Orada bir görevli, elektriği kesip geri vereceğiz diyerek yalan söyledi. Eve vardığımda polisler gelmişti. Direndiğim için kollarımı çekip morarttılar, şişirdiler. İki erkek polis arkadan zorla eve sokmaya çalıştı. 'Gir evine, yeter artık direndin' diye üzerime geldiler. Biz bu zorbalıkla polisimize güvenmeyip nereye gideceğiz? İsmet Yıldırım'ın kendisi gelsin, bizimle muhatap olsun. Benim dört çocuğum var, kira ödüyorum, ama nereye gideceğim bilmiyorum. Evimden çıkmıyorum, direnmeye devam edeceğim."

'İKTİDAR DA MUHALEFET DE SESSİZ'
Sabah gözaltına alınan bir başka mahalle sakini ise, "Haftanın bir günü sabahın altısında şafak operasyonu yapar gibi insanların evine girdiler, elektriklerini, sularını kestiler. Bugün bu mahallenin hiçbir evinde elektrik ve su yok. Yüzde 100 engelli vatandaşlar var, makineye bağlı yaşayan insanlar var; sabah birini hastaneye kaldırdık. 6 aylık bebeği olan aileler var. Ama bu insanlar görmezden geliniyor. İsmet Yıldırım çıkıyor, mahalleliye 'terörist, provokatör' diyor. Madem öyle, bütün yayın organlarıyla gelsin, burada bizimle yüzleşsin. Cumhurbaşkanı duymuyor mu bu çığlığı? İktidar da muhalefet de sessiz. Burada yaşayan insanlar Türk vatandaşı değil mi? Vatandaşın elektriği, suyu yok, ama kimse görmüyor" ifadelerini kullandı.

Kendilerine saldıran polise de tepki gösteren mahalle halkı, "İnsanın elektrik, su ve doğalgazını savaşta bile kesmezsiniz. 'Emir aldık' diyorsunuz ya, bu dünyanın öbür tarafı da var. Bu insanlar haklarını size helal etmiyor. Yarın anneniz, babanız sokağa atıldığında anlayacaksınız ama iş işten geçmiş olacak. İnsanlara bunu yapmayın, bedelini ödeyemezsiniz" diye belirtti.

TELEFON IŞIKLARIYLA MAHALLE AYDINLATILDI
Basın açıklamasının ardından mahalle halkı, pankartlarla yürüyüş yapmak istedi. Polis yürüyüşü engellemeye çalıştı, ancak mahalle halkı ısrar ederek yürüyüşü başlattı. "Direne direne kazanacağız", "Susma, sustukça sıra sana gelecek" sloganları atan mahalleli, kesilen elektriğe karşı telefon fenerlerini yakarak karanlık sokakları aydınlattı.

Yürüyüş sırasında sık sık "Belediye bizi muhatap alacak" ve "İsmet Yıldırım istifa" sloganları yükseldi. Mahalleli, belediyenin kendilerini karanlıkta bırakmasına karşı "Kendi ışığımızla aydınlanırız" diyerek eylemlerine devam etti.

Mahalleli, "Evlerimizi yıkmaya, bizi yerinden etmeye çalışıyorlar. Ama biz barınma hakkımızdan vazgeçmeyeceğiz" diyerek mücadeleyi sürdüreceklerini, sabaha kadar mahallelerinde nöbet tutacaklarını belirtti.