Evrim Deniz Erol: Sorgulayan ve çözüm gücü geliştiren genç bir anarşist

Üniversitede politikayla bağını koparmadı, aksine anarşizm üzerine yoğunlaşmaya başladı ve Diyarbakır Newrozunda anarşistlerin kortejine katılıp, "Bimre koletî bijî anarşî" pankartını taşıdı. Toplumsal sorunlara duyarlı bir genç olarak, kadın özgürlük mücadelesinin gündemlerine de ilgiliydi. Kadınların toplumsal sömürüsüne kafa yoruyor, kadınların özgür olduğu bir toplumun özgür olacağına inanıyordu.
Suruç'ta katledilen 19 yaşındaki Evrim Deniz Erol, toplumsal olaylara duyarlı ve ezilenlerin yanındaydı. Özgecan Aslan için yapılan eylemlerde, LGBTİ+'ların nefret cinayetlerine karşı öfkesinde görürdünüz onu. Muşlu bir anarşist olarak, içinde yaşadığı toplumun sorunlarına duyarlıydı.
Aile içinde "Mücahit" diye sesleniyordu herkes ona, 4 Mart 1996'da dünyaya geldiğinde, politik bir aileye sahipti. Abisi Mehmet Mesut'un, aynı zamanda yoldaşı oldu büyürken. Çok kitap okuyordu, daha ortaokulda okuduğu kitaplar onu öğrendiklerini sorgulamaya yöneltti. Abisi Mesut, "Daha küçük yaşta dünyayı çözmeye başladı" diyor onun için. Babasının isteğiyle medresede eğitim almaya başladı, burada sorgulama yeteneği daha da derinleşti. Hayata bakışı değişti ve medreseye gitmemeye karar verdi. Bu, ilk itirazıydı Evrim Deniz'in ve bu itirazla babasının ona karşı yaklaşımı değişti.
Evrim Deniz, Türk devletinin asimilasyon ve inkar siyasetiyle erken tanışmış, özgürlüğün bedel gerektirdiğini de bizzat deneyimlemişti. Abilerinin devrimci mücadele nedeniyle tutuklanmasından etkilenmişti, tanık olduğu baskılar ve işkenceler öfkesinin kaynağını oluşturuyordu. Bu öfke, ona mücadeleci bir ruh kazandırmıştı.
İnkar ve imha politikalarına, kapitalizme ne kadar öfkeliyse, insanlara, ezilenlere karşı o kadar merhametli ve duyarlıydı. Okulda öğretmenleri ve arkadaşları tarafından sevilen ve sayılan biriydi, geniş bir arkadaş çevresi vardı. Ancak o, arkadaş çevresini seçerek oluşturan biriydi. Bu sömürü düzenine karşı mücadele edenlerden seçiyordu arkadaşlarını, insan ilişkilerini de politik kriterlere göre belirliyordu.
Sosyal bir gençti, kitap okumayı, gezmeyi ve etkinliklere katılmayı seviyordu; ama kitaplarla ayrı bir ilişki kuruyordu. Bir gün dahi kitap okumadan duramaz ve gelişimini yönetirdi. Hayatta her alanda yapabileceği, üretebileceği bir gelişim hattını takip ediyordu. Tiyatro ve müziğe ilgisi fazla olsa da, farklı ilgi alanları yaratmayı seviyordu. Birden fazla profesyonel tiyatroda rol aldı. Güzel Sanatlar Lisesi'nde Müzik bölümüne başlamasıyla birlikte, sanatçı olma hayalleri kurdu. Birden fazla beste yapıp, şarkı söylüyordu. Müziğe ilgisini Urfa Harran Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Öğretmenliği bölümünü kazanarak bir adım ileri taşıdı.
Üniversitede politikayla bağını koparmadı, aksine anarşizm üzerine yoğunlaşmaya başladı ve Diyarbakır Newrozunda anarşistlerin kortejine katılıp, "Bimre koletî bijî anarşî" pankartını taşıdı. Toplumsal sorunlara duyarlı bir genç olarak, kadın özgürlük mücadelesinin gündemlerine de ilgiliydi. Kadınların toplumsal sömürüsüne kafa yoruyor, kadınların özgür olduğu bir toplumun özgür olacağına inanıyordu. Yok sayılan LGBTİ+'lar, sömürülen kadınlar, çocuklar için özgür ve eşit bir dünya istiyordu ve bu istek onun Kobanê'nin yeniden inşası için yapılan çağrıya kayıtsız kalmamasını sağladı.
Kobanê'de savaşın yaralarını sarmak, çocuklara umut olmak için yola koyuldu. Yıkılan, ancak düşürülemeyen Kobanê'yi yeniden inşa etmek için için çıktığı yolda, 33 düş yolcusuyla birlikte Suruç'ta katledildi. Daha birçok hayalleri ve yapmak istedikleri vardı. Sıcak kanlı ve sevecendi. Evrim Deniz Erol, her şeyi sorgulayan, itiraz ettikleri karşısında mücadeleci duruş sergileyen, tartışan ve çözüm gücü geliştiren devrimci bir genç...
*Portre dizimiz yarın Ferdane ve Nartan Kılıç ile devam edecek...
Kaynakça:
*Kobanê'ye Gitmek
*Hiçbir Düş Yarım Kalmayacak