TİHV ve İHD'den mültecilere yönelik şiddete karşı ortak açıklama

Arnavutköy GGM önünde açıklama yapan TİHV ve İHD, GGM'lerde en ağır hak ihlallerinin yaşandığını ve buraların denetlenmediğini vurguladı. Açıklamada, talepler sıralandı.
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) İstanbul Temsilciliği ve İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, 26 Haziran İşkenceye Karşı Mücadele ve İşkence Görenlerle Dayanışma Günü dolayısıyla Arnavutköy'de bulunan Geri Gönderme Merkezi önünde açıklama yaptı.
"İşkencesiz bir dünya mümkün" pankartının açıldığı eylemde "İşkencede cezasızlığa hayır", "Çıplak arama işkencedir", "İşkence mutlak yasaktır, istinası yoktur" dövizleri taşındı.
'GGM'LERDE EN AĞIR HAK İHLALLERİ YAŞANIYOR'
Basın metnini okuyan Bilal Yıldız, Türkiye'de bulunan GGM'lerin mültecilerin en ağır hak ihlallerine maruz kaldığı yerler olduğunu, ayrıca bu kurumların şeffaflıktan uzak, denetimsiz ve hesap vermeyen yapılar olarak varlıklarını sürdürdüğüne dikkat çekti. Yıldız: "Resmi verilere göre 23 ilde faaliyet gösteren 27 GGM, yaklaşık 21 bin kişilik kapasiteye sahiptir. 2024 yılının ilk sekiz ayında, 'düzensiz' olarak tabir edilen 126 bin 766 göçmenin büyük çoğunluğu bu merkezlere sevk edilmiştir. Mahkeme kararı olmadan alıkoyulan mülteciler; hukuki yardım, tercüman desteği, sağlık hizmeti ve temel insani koşullardan yoksun bırakılmaktadır. Fiziksel şiddet, cinsel taciz, kötü beslenme, hijyen yetersizliği ve iletişim hakkı ihlalleri GGM'lerde sistematik hale gelmiştir. Avrupa Konseyi İşkenceyi Önleme Komitesi (CPT)'nin 2022 tarihli denetim raporu, GGM'lerde mahremiyetin ihlali, sağlık hizmetlerinin yetersizliği ve çocukların travmatik koşullarda tutulduğunu tespit etmiş ancak bu uyarılar dikkate alınmamıştır" dedi.
'GGM'LERİN KOŞULLARI HAPİSHANELERDEN DAHA AĞIR'
GGM'lerin Türkiye'deki göç rejiminin en kapalı, en az şeffaf ve denetimden en uzak alanlarını oluşturduğunu belirten Yıldız, "Görüşmelerin sınırlandırılması, iletişim haklarının kısıtlanması ve keyfi uygulamaların norm haline gelmesi, birçok durumda bu merkezlerdeki koşulları cezaevlerinden çok daha ağır kılmaktadır. Bu merkezlerde tutulan kişilere dair bilgiye erişim ciddi biçimde engellenmektedir. Ayrıca, avukatların müvekkilleriyle görüşmelerine yönelik fiili ve idari engeller, insan hakları örgütlerinin bilgi edinmesini neredeyse imkansız hale getirmektedir. Zaman zaman kamuoyuna yansıyan şüpheli ölümler, ağır sağlık sorunları ve işkence iddiaları hakkında resmi makamlarca veri paylaşılmaması, şeffaflık ve hesap verilebilirlik eksikliğini çarpıcı şekilde ortaya koymaktadır" ifadelerini kullandı.
'SAVUNMASIZ GRUPLAR DAHA AĞIR KOŞULLARDA KALIYOR'
Savunmasız gruplar arasında yer alan çocuklar, engelliler, kronik hastalar ve LGBTİ+ mültecilerin GGM'lerde çok daha ağır koşullara maruz kaldığının altını çizen Yıldız, LGBTİ+ bireyler ve HIV+ kişiler, yalnızca ayrımcılığa değil, aynı zamanda sistematik şiddete, damgalamaya ve işkenceye maruz kaldığına dikkat çekti. Yıldız, şöyle devam etti: "Cinsel yönelim temelli şiddet ve HIV statüsüne bağlı dışlama, GGM'lerde yaygın bir uygulama haline gelmiştir. İHD İstanbul Şubesi'ne 2024 yılı başından itibaren yapılan 148 bireysel başvuru ve işkence gördüklerini beyan ederek TİHV'e başvuran onlarca mültecinin yaşadıkları, bu ihlallerin ne denli yaygın ve yapısal olduğunun göstergesidir. Başvurularda, mültecilerin sokaktan rastgele ve keyfi biçimde alındığı, farklı karakollarda tutulduktan sonra bazen aynı kentte bulunan GGM'ye bazen ise binlerce kilometre uzaklıkta yer alan bir başka GGM'ye sevk edildikleri, sevk esnasında da işkence ve kötü muameleye maruz kaldıkları, aylarca bazen de bir yılı geçen sürelerde GGM'lerde tutuldukları ve tüm bu alıkonma süreçlerinde fiziksel/psikolojik işkenceye maruz kaldıkları bildirilmiştir."
Yıldız, şu talepleri sıraladı:
🔹"Tüm Geri Gönderme Merkezleri kapatılmalı, insan onuruna dayalı, koruma temelli ve hak odaklı alternatif mekanizmalar geliştirilmelidir.
🔹Geri Gönderme Merkezleri kapatılana kadar, mevcut merkezler ilgili uluslararası standartlarla uyumlu olarak, bağımsızlığından şüphe duyulmayan insan hakları mekanizmaları ile insan hakları örgütlerinin etkin denetimine derhal açılmalı; sivil toplum kuruluşlarının, insan hakları örgütlerinin, baroların ve uluslararası insan hakları mekanizmalarının bu alanlara düzenli ve engelsiz erişimi sağlanmalıdır.
🔹Çocuklar, engelliler, LGBTİ+ bireyler ve kronik hastalar GGM'lerde tutulmamalı, koruma temelli çözümler sunulmalıdır.
🔹GGM'lerin kent yaşamından izole edilerek konumlandırılmasına son verilmeli, erişim koşulları insan hakları standartlarına uygun olmalıdır.
🔹Avrupa Birliği tarafından sağlanan ekonomik katkılar, insan hakları kriterleri doğrultusunda izlenmeli; bu merkezlerde yaşanan ihlaller karşısında uluslararası şeffaflık ve denetim yükümlülüğü yerine getirilmelidir. 6. Cenevre Sözleşmesi'ndeki coğrafi çekince kaldırılmalı, mültecilik evrensel bir hak olarak tanınmalıdır.
🔹İşkence, kötü muamele ve insanlık dışı uygulamalarla ilgili tüm başvurular ilgili uluslararası standartlarla uyumlu olarak bağımsızlığından şüphe duyulmayan insan hakları mekanizmaları ile insan hakları örgütleri tarafından derhal soruşturulmalı; sorumlu kamu görevlileri hakkında etkili ceza ve disiplin süreçleri işletilmelidir. Bu soruşturmalar, BM İşkenceye Karşı Komite'nin 14 Ağustos 2024 tarihli tavsiyelerine uygun olarak, kolluk görevlilerinin aşırı güç kullanımına dair iddiaların hızlı, tarafsız, bağımsız ve etkili şekilde incelenmesini, suçlu bulunanların cezalandırılmasını ve mağdurlara uygun giderim sağlanmasını güvence altına almalıdır.
🔹GGM'lerde tutulanların sağlık, gıda, barınma ve iletişim ihtiyaçları insan onuruna uygun şekilde karşılanmalıdır.
🔹İşkencesiz, kapatmaya dayalı olmayan ve insan onurunu esas alan bir göç rejimi mümkündür. Bunun için politik irade, insan hakları örgütlerinin etkin katılımı ve uluslararası yükümlülüklere koşulsuz bağlılık esastır. İşkencenin hiçbir koşulda meşrulaştırılamayacağını bir kez daha vurguluyoruz. Mülteciler yalnız değildir! İşkencesiz, onurlu bir yaşam herkesin hakkıdır. İnsanlık onuru işkenceyi yenecek. İşkencesiz bir dünya mümkün."