Stuttgart'ta yüzlerin katılımıyla anma gecesi düzenlendi
Stuttgart'ta düzenlenen Kasım Şehitler Ayı gecesinde ölümsüzleri anmanın ancak onların mücadelesini yükseltmekle gerçekleşeceği kaydedildi. Gecede, örgütlü mücadeleyi yükseltme çağrısı yapılırken, devrimci tutsakları sahiplenmenin önemine vurgu yapıldı.
Almanya'nın Stuttgart kentinde Kasım Şehitler Ayı kapsamında "Ölümsüzlerin izinde hep aynı inatla" şiarıyla gece düzenlendi. Güney Almanya bölgesinden Stuttgart, Ulm ve Nürnberg'den ölümsüzlerin aileleri de anmada yerini aldı.

Genç komünistler kızıl bayrak ve sloganlarla salona giriş yaptı. Yüzlerin katıldığı anma etkinliği yakın tarihte ölümsüzleşen Leyla Abay ve Ali Şıhyürek şahsında devrime can suyu olanlar anısına saygı duruşuyla başladı. Ardından, devrim şehitlerinin mücadele hayatının aktarıldığı sinevizyon gösterildi.
'ÖLÜMSÜZLERİMİZ PARTİMİZ MLKP'NİN KIZIL BAYRAĞINI FEDA RUHUYLA DALGALANDIRDILAR'
Gecede Marksist Leninist Komünist Parti (MLKP) ve Komünist Kadın Örgütü (KKÖ) adına konuşma yapıldı. Devrim şehitlerinin sömürülenlerin, ezilenlerin, yoksulların, inkar edilenlerin, hor görülenlerin umudu ve öncüleri olduğu kaydedildi; ölümsüzlerin faşizme, sömürgeciliğe, erkek egemenliğine, kapitalizme karşı mücadelede toprağa düştüğünü, yeniden filizlendiği belirtildi. Konuşmada, "Onlar, barikatlarda, işkencehanelerde, dağlarda, zindanlarda, savaş hazırlıklarında, bedel kapılarından tereddütsüzce geçen ve partimizin kızıl bayrağını feda ruhuyla bugüne kadar dalgalandıranlardır. Ölümsüzlerimizin idealleri sizin emeğinizde, sizin mücadelenizde cisimleşiyor" denildi.
'SALDIRILARI ANCAK BİRLEŞİK KİTLESEL BİR MÜCADELEYİ BÜYÜTÜRSEK DURDURABİLİRİZ'
Avrupa emperyalistlerinin işçilerin, emekçilerin yarattığı tüm değerleri savaşa, kardeş halkların kanını dökmek için militarizme, silahlanmaya yatırdığı vurgulanan konuşmada, "Egemenler, geçmiş yüzyılda nasıl ki dünya ekonomik krizi dönemlerinde faşizme ihtiyaç duyduysa bugün de Avrupa'da yeni faşist hareketlerin gelişimine ihtiyaç duyuyor ve güçlendiriyorlar. Avrupa'da faşist partilerin oy oranları arttı, yakında tüm Avrupa'da faşist partilerin iktidara gelme tehlikesiyle karşı karşıyayız. Faşist partiler, öyle bugünkü Alman hükümetinin sağcı partileri gibi de olmayacak. Faşist partiler en ırkçı, mülteci, göçmen düşmanı, erkek egemen kadın ve LGBTİ+düşmanı hallerini, yüzlerini en keskin biçimde gösterecekler. Yoldaşlar, dostlar, Emperyalizmin mali-ekonomik sömürgesi olan Türkiye ve Kürdistan'da yine tablo farklı değil. Bugün AKP-MHP faşist şeflik rejimi hem devleti hem de toplumu politik islamcı çizgide restore etmeye devam ediyor. Artan yoksulluk, kronik işsizlik, kadın kırımı, LGBTİ+ düşmanlığı, doğanın talanı, ırkçı, şoven, erkek egemen çizgisini pekiştirerek toplumsal çelişkileri derinleştiriyor. Faşist Bahçeli'nin tokalaşmayla başlattığı sürecin ardından tam bir yıl geçti. PKK kendisini fesih etmesine, silahları yakmasına, gerillalar Bakur Kürdistan'ından Başur Kürdistan'a çekilmesine rağmen bir komisyon dışında atılan adım yok. Türk faşist sömürgeciliği Kürtlerin kazanımlarına tahammülsüzce saldırıyor. Bunun için Rojava devrimini boğmak istiyor. Kürt hareketini Ortadoğu'da bir direniş merkezi olmaktan çıkartmak, bölgede silahsız hale getirmek istiyor. QSD'yi Suriye'de çeteci HTŞ'nin denetimi altına koyarak bölgesel özerkliğini yok etmek, silahsızlandırmak istiyor. Aleviler gibi inanç topluluklarını katlederek, kadın devrimini, halkların demokratik yönetim deneyimini yok etmek istiyor. ABD, İsrail ve AB emperyalistlerinin sorunsuz hegemonya alanlarını genişletiyor. Kardeş Filistin halkının katledilmesi, soykırımdan geçirilmesi, Gazze'den sürülmesi siyonist iktidarın ekonomik, askeri iş birliğiyle güçlendirilmesi bunun göstergesidir. Türkiye ve Kürdistan'da dün Gezi ayaklanmasında nasıl ki milyonlar sokağa çıktıysa, bugün de mart ortasında milyonlar demokrasi talebiyle sokaklara çıktıysa umut var, direniş var demektir. Saldırıları ancak birleşik kitlesel bir mücadeleyi büyütürsek durdurabiliriz.

'ÖLÜMSÜZLERİMİZİN İZİNDE DÖVÜŞEN MLKP'YE DAHA FAZLA GÜÇ VERİN'
Ölümsüzleri anmanın bir tören değil eylem olduğunun altı çizilen açıklamada, şu ifadeler yer aldı: "Onlara hakiki bağlılığın sınanacağı yerin yalnızca ve yalnızca eylemimiz olduğunu hiç unutmayalım. Devrim şehitlerine bağlılığımızı, uğruna hayatlarını verdikleri mücadeleye işçileri ve ezilenleri seferber etmek için daha çok çalışarak gösterelim. Ölümsüzlerimizin izinde dövüşen MLKP'ye daha fazla güç verin. Şehitlere bağlılığımızı, partiyi büyütmek için daha fazla özveride bulunarak gösterelim. Faşist şeflik rejimini yerle bir etmek için, Türkiye ve Kürdistan birleşik devriminin zaferi için ölümsüzlerin izinde dövüşen MLKP'ye daha fazla güç verelim."
Konuşmanın ardından Grup Arin, Vardiya Müzik Grubu sahne aldı.

DEVRİMCİ TUTSAKLARI DAHA FAZLA SAHİPLENME ÇAĞRISI
Gecede Tutsakların Sesi Platformu (TSP) adına da bir konuşma yapıldı. Ölümsüzlere olan bağlılığın en temel göstergesinin; kitleleri örgütlemek için daha fazla çalışmak ve daha fazla mücadeleyi güçlendirmek, yaşamı daha fazla devrimcileştirmek olduğu vurgulanan konuşmada, "Devrimci tutsakları daha çok sahiplenmek gerek. Leyla Abay tutsaklar çalışmasında yer aldı" denildi.
'ÖLÜMSÜZLERE BAĞLILIĞIMIZI KOLEKTİF ÇALIŞMAYI GÜÇLENDİREREK GÖSTEREBİLİRİZ'
Ölümsüzleşenlerin aileleri sahneye davet edildi, ailelere karanfiller, güller ve Serpil Arslan'ın "Sınırsız" kitabı verildi. Aileler adına Özgür Namoğlu'nun babası konuştu, "Ölümsüzleşenlere olan bağlılığımızı kolektif çalışmayı güçlendirerek, kitlelere yüzümüzü dönerek, onları kazanmaya çalışarak yürüteceğimiz pratik faaliyetlerle kitleselleşerek ancak gösterebiliriz" dedi.

VASİYETİ, ÖRGÜTLÜ MÜCADELE
Leyla Abay'ın mücadele ve hayat arkadaşı Necati Abay da, 48 yıl kesintisiz devrimcilik yapan, kesintisiz örgütlü yaşam sürdüren Leyla Abay'ın "sevenlerine, işçi ve emekçilere, gençlere ve kadınlara, LGBTİ+'lara kendinize en yakın bulduğunuz bir partide, bir örgütte, bir sendikada, bir kurumda örgütlenin" çağrısını yaptığını, vasiyetinin bu olduğunu vurguladı.
Konuşmaların ardından Kemal Dinç sahne aldı.
KOMÜNİST GENÇLERDEN MÜCADELEYİ BÜYÜTME ÇAĞRISI
Komünist Gençlik Örgütü (KGÖ) adına da bir konuşma yapıldı. Devrim şehitlerinin izinde mücadeleye aktif olarak katılmaya, faşizme karşı mücadeleyi büyütmeye çağıran komünist gençler, "Leyla Abay yoldaş, öğretmenlerimizden biriydi" dedi.
Gece, "Yaşasın Partimiz MLKP", "Partinin güneşi KKÖ", "Partinin yıldızı KGÖ", "Şehit namirin", "Jin, jiyan, azadî" sloganları; Young Struggle'ın kurduğu The Red in the Rainbow'un ezgileriyle sona erdi.