MLKP/Kürdistan: Kadının özgürlüğe olan tutkusu engellenemez
Jina Mahsa Amini ve ölümsüzleşen YJA Star savaşçılarını anan MLKP/Kürdistan, "Ne mutlu ki bize, böyle bir yoldaşla yan yana omuz omuza kadın devriminin zaferi, Kürt halkının özgürlüğü için savaştık, mücadele ettik. Onların mücadele bayrakları, ardılları olan bizlerin elindedir" dedi.
Marksist Leninist Komünist Parti/Kürdistan (MLKP/Kürdistan), faşist molla rejimi tarafından katledilen Jina Mahsa Amini'yi andı. Jin, jîyan, azadî ayaklanmasını selamlayan MLKP/KKÖ, kadınların özgürlüğe olan tutkusunun engellenemeyeceğinin altını çizdi. Ölümsüzleşen YJA Star savaşçılarını anan MLKP/Kürdistan, mücadelelerinin süreceğinin sözünü yineledi.
MLKP/Kürdistan'ın açıklamasında şu ifadeler yer aldı: "Kadın devrimimiz büyük bedellerle yürüyor. Devrimlere giden her yol büyük engebeler, zorluklar aşılarak ilerleniyorsa kadın devrimi, iki kat daha büyük bedeller ve zorlukları aşarak ilerlemek durumunda kalınıyor. Her devrim bağrından doğduğu toplumsal maddi gerçek içinde var olanı aşıp/onu değiştirip yeniyi yaratırken büyük sarsıntılar, altüst oluşları da beraberinde açığa çıkartır.
'KATLEDİLEN HALKLARIMIZI ANIYORUZ'
"16 Eylül 2022 de Rojhilat'da başlayıp İran'a yayılan; tarihe 'Jin,jîyan, azadî' ayaklanması olarak not düşen başkaldırının yıldönümündeyiz. Bu ayaklanma Rojhilat'ta Kürt kadınların öncülüğünde başlayıp İran'da Beluc, Arap, Fars birçok millet ve halklardan topluluk, sosyal grup, işçi, emekçi, öğrenci, sendikacı, entelektüel, ekolojist, öğretmeni de kapsayarak molla rejimine güçlü bir yumruk atmış oldu. Ayaklanma ateşinin tetikleyicisi, kız kardeşimiz Jina'nın katledilmesi oldu. Jina Emînî şahsında ayaklanmaya katılan ve molla rejimi tarafından katledilen tüm kız kardeşlerimizi, halklarımızı saygı ve sevgiyle anıyoruz.
'ÖFKE SELİNİ KİTLESEL İŞKENCE, KATLİAMLAR, DURDURAMADI'
"İran molla rejiminin sömürgeci, erkek egemen kapitalist politikaları karşısında Rojhilat ve İran halkları 2022 ye kadar sayısız kez sokaklarda hak ve özgürlükleri için seslerini, eylemlerini birleştirdiler. Ezilen halklarda, erkek egemen gerici İran burjuvazisine karşı içten içe biriken öfke, nihayetinde 16 Eylül'de bir sel oldu. Büyük çağlayan misali yayılan bu öfke selini ne idamlar, ne sokaklara taşan kitlesel işkence ve katliamlar, ne gözaltı terörü durduramadı.
'İRAN TARİHİNİN EN UZUN AYAKLANMASI OLARAK MAL OLDU'
"Kadınların, gençlerin, işçi ve emekçilerin molla rejimine karşı yükselttiği başkaldırı, İran tarihinin en uzun ayaklanması olarak mal oldu. Ayaklanma günlerinde yüzlerce kişi katledilirken on binlerce kişi tutuklandı, işkenceli sorgulardan geçirildi. Gözaltına alınan kadınlara yapılan cinsel işkence saldırıları molla rejiminin kadın düşmanlığının göstergesi oldu. 'Boşuna çekilmedi bunca acı' elbet. O büyük gün muştulanacağı zamana kadar halkların, ezilenlerin, kadınların öfkesi birike birike çoğalacak. Ta ki o öfkeyi tutuşturan kıvılcım çakılana kadar.
'ERCİYES DAĞLARINDAN KÜRDİSTAN DAĞLARINA SÜREN ÖMÜR'
"Kürdistan'dan, Türkiye'ye, Afganistan'dan Nepal'e Kadın Devrimimiz büyük bedellerle yürüyor. Büyük düşlerin sahibi üç kadın yoldaşımız; YJA Star Merkez Karargâh Komutanlığı üyelerinden Emine Erciyes (Nazlı Taşpınar) ile YJA STAR savaşçılarından Zîn Zagros ve Ekîn Amara Toldar sömürgeci işgalci Türk devletinin saldırılarında Garê'de ölümsüzleşti. Onları özgürlük ve eşitlik mücadelemizde yaşatma sözü veriyoruz. Emine yoldaşımızın Erciyes dağının eteklerinde başlayıp, Kürdistan dağlarına dek süren ömrü; halkların eşitlik ve kardeşlik mücadelesinin kopmaz bağını bir kere daha göstermektedir. O kendi cinsinin kaderini ezilen ulusun kaderiyle birleştirmenin zorunluluğunu görüp ömrünü bu uğurda mücadeleye adadı. O da biliyordu ki 'ezilen ulus özgür olmadan, egemen ulusun proletaryası da özgür olamaz'. Emine yoldaşımızı birleşik mücadele zemininde tanıma onuruna sahip olduk. Onunla mücadele yoldaşlığı yapan HPG, YJA Star komutanlıklarının şehadeti ardından yaptığı değerlendirmelerde de görüleceği gibi özgür kadın kimliğinde, çok yönlü olarak kendini var etmiş, kadın devriminin gerektiğinde bir sanatçısı, bir savaşçısı bir komutanı olmayı başarmıştır. 24 yıllık devrimci yaşamında birçok görev ve sorumluluk üstlenmiş, kadın özgürlük mücadelesini en önde omuzlayanlarından olmayı başarmıştır. Tüm mücadele yoldaşlarının, Kürt halkımız ve Türkiye halklarımızın başı sağ olsun.
'NE MUTLU Kİ BİZE YAN YANA SAVAŞTIK'
"Ne mutlu ki bize, böyle bir yoldaşla yan yana omuz omuza kadın devriminin zaferi, Kürt halkının özgürlüğü için savaştık, mücadele ettik. Onların mücadele bayrakları, ardılları olan bizlerin elindedir. Dört parça Kürdistan'da kadının özgürlük ve eşitlik mücadelesinde ölümsüzleşenlerimizi büyük bir saygı, sevgi minnetle anıyor anılarına bağlılık sözümüzü yükseltiyoruz."