GÜNCEL
ESP Kürdistan: Mahabad'dan Rojava'ya bu kavga bizim
Mahabat Kürt Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 73. yılı dolayısıyla açıklama yapan ESP Kürdistan, "Mahabad Kürt Cumhuriyeti'nden ve direniş tarihimizden aldığımız güçle Rojava devrimimizi savunacağız. Ulusal ve devrimci birliğimizi büyüterek işgalcilere karşı safları sıklaştıralım" dedi.
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Kürdistan, tarihte kurulan ilk Kürt Cumhuriyeti Mahabad'ın kuruluşunun 73. yılı dolayısıyla yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, "Sosyalist yurtseverler olarak tarihimizin en önemli duraklarından biri olan Mahabad'ın kuruluş yıldönümünü selamlıyoruz" dedi.
Mahabat Kürt Cumhuriyeti'nin 22 Ocak 1946'da Sovyet temsilcilerinin de katıldığı bir mitingle Komara Kurdistana Mehabadê Qazi Mıhemmed tarafından Çarçıra meydanında ilan edildiği belirtilen açıklamada, "İran sınırlarında ve büyük oranda Rojhilat Kürdistanı'nda kurulan Cumhuriyetin sınırları başkent Mahabad ile birlikte Uşnu, Miandoap, Serdest, Bane, Sagiz, Senendec'tan oluşan 7 ili kapsıyordu. 13 bakan ve 30 parlamenterden oluşan meclis Qazi Mıhemmed'i başkan olarak seçmişti" diye kaydedildi.
ESP Kürdistan açıklamasının devamında şu ifadelere yer verildi:
"Mahabad'da resmi dil Kürtçe olsa da Azerice'de büyük oranda kullanılıyordu. Eğitimde reformların yapıldığı, 6-14 yaş arası çocuklara eğitimin zorunlu olduğu Mahabad'da ders kitapları Kürtçe bastırıldı. Hawar, Hilale, Agir, Gelawêj, Nıştiman dergileri belli aralıklarla yayınlanırken resmi "Kürdistan" gazetesi günlük olarak çıkartıldı. Şair Dildar'ın 1938'de Bağdat'ta hapisteyken Sorani lehçesiyle yazdığı 'Ey Reqîb' şiiri bestelenerek Ulusal Marş ilan edildi. Ulusal bir kütüphane kuruldu. Radyo yayını hayata geçirildi. Yoksul ailelere yardım örgütlendi. Askeri anlamda da gelişim sağlandı.
"Mahabad Kürt Cumhuriyeti büyük bir ikiyüzlülükle Birleşmiş Milletler tarafından tanınmadı. İran gericiliğinin kuşatması altında boğulmaya çalışıldı. 11 ay İran ordusunun işgaline direnildi. Fakat ayakta kalmayı başaramadı. Kürtlerin isyanı ve kendi kaderini tayin iradesi yine katliam ve idam sehpalarıyla yanıtlandı. Qazi Mıhemmed ve 15 yönetici 30 Mart 1947'de idam edildi. İran'daki sömürgeci yargılama sırasında Qazi Mıhemmed'in sözleri bağımsızlık ve özgürlük iradesi olarak Kürtlerin hafızasına işlendi; '...eliniz Kürdistan bayrağına hiçbir zaman yetişmeyecektir. Bir gün gelecek o bayrak, şu anda yargılandığım mahkeme binasının üstüne dikilecek ve dalgalanacaktır'.
"Mahabad'dan Rojava'ya bağımsızlık ve özgürlük iradesi hala canlılığını korumaktadır. Mahabad'ın deneyimleri ve dört parçadaki sömürgecilere karşı serhıldanların ruhu ile bağımsızlık ve özgürlük milyonlarca Kürdün günlük yaşamının bir parçası haline gelmiştir. Kardeş halklarla bir arada yaşama, özgürlüğü birlikte kazanıp omuz omuza savunma iradesi ulusal bir kimliğe dönüşmektedir.
"Rojava Devrimi Mahabad'da yarım kalan özgürlük düşümüzdür. Mahabad'da kanla bastırılan bağımsızlık irademiz Rojava'da yaşamaktadır. Mahabad'daki işgal zihniyeti Efrîn'de yaşamaktadır! Emperyalistler, gerici bölge devletleri ve faşist Türk burjuva devleti Kürtlerin kendi kaderini tayin isteğini savaş ve katliamlarla engellemeye çalışıyor. Rojava devrimini boğmaya çalışanlar karşısında elbette direniş ve serhıldan ruhu ile karşılaşacak. Milyonlarca Kürdün ve komünistlerin yarattığı Rojava devrimi birçok deneyimi beraberinde biriktirdi. Bugün Rojava dört parçada ve dünyada ezilenlerde saygı ve umut yaratmışken onu boğmaya çalışmak kendi sonunu hızlandırmaktır.
"Mahabad Kürt Cumhuriyeti'nden ve direniş tarihimizden aldığımız güçle Rojava devrimimizi savunacağız. Ulusal ve devrimci birliğimizi büyüterek işgalcilere karşı safları sıklaştıralım."