25 Aralık 2025 Perşembe

Eğitim Sen'den okullardaki şiddet sorununa ilişkin çözüm önerileri

Okullardaki şiddet nedeniyle öğretmenlerin ve öğrencilerin can güvenliğinin kalmadığının altını çizen Eğitim Sen Genel Başkanı Irmak, "Okulda şiddet sorununu çözmek, günü birlik müdahalelerle değil, uzun vadeli eğitim politikalarıyla mümkündür. Bunun için başta öğrenci ve eğitim emekçileri olmak üzere, eğitimin tüm bileşenlerine yönelik olarak kültürel, sosyal yönden tatmin edecek altyapı çalışmalarının hayata geçirilmesi şarttır" dedi. 

Eğitim-Sen okullarda yaşanan şiddete ve öğrencilerin hak gasplarına ilişkin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. "Okullarda şiddetin sistematik hale gelmesine izin verilmemeli", "Okulların şiddet olayları ile anılmaması için gereken adımlar atılmalıdır" şiarıyla düzenlenen basın toplantısında söz alan Eğitim Sen Genel Başkanı Kemal Irmak, son bir ay içerisinde Ankara, Bursa İnegöl, Manisa Salihli ve Turgutlu, Mersin Anamur ve Samsun'da yaşanan şiddeti hatırlattı, okullardaki şiddetin artık münferit olaylar olmaktan çıkıp sistematik bir yıkıma dönüştüğünü belirtti. 

'ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİLERİN CAN GÜVENLİĞİ KALMAMIŞTIR'
Okullarda yaşanan şiddetin giderek artmasının, Türkiye'de eğitim sisteminin çok ciddi bir tehdit ile karşı karşıya olduğunu gösterdiğini söyleyen Irmak, sadece son bir ay içinde okullarda yaşanan şiddet olaylarının, acil çözüm üretilmediği sürece okulda şiddetin artarak devam edeceğinin işaretlerini verdiğini de ekledi. "Okullarımızda öğretmen ve öğrencilerin can güvenliği kalmamıştır" diyen Irmak, son birkaç haftada
yaşananları madde madde sıraladı:
🔹"Mersin Anamur'da bir okul müdürü, 12 yaşındaki öğrencisi tarafından okul bahçesinde silahlı saldırıya uğramış ve ağır yaralanmıştır.
🔹Samsun'da hem spor müsabakalarında hem de okul koridorlarında meslektaşlarımız veliler tarafından darp edilmiş ve fiziksel şiddetin hedefi olmuştur.
🔹Bursa İnegöl'de bir Ortaokul müdürü yanına çağırdığı öğrenciyi yakasından tutup yere savurmuştur.
🔹Ankara'da sınıflarda öğretmenlerin maruz kaldığı akran zorbalığı ve taciz boyutuna varan olaylar sosyal medyaya yansımaktadır.
🔹Şırnak Cizre'de bir okulda bir müdür yardımcısının çok sayıda öğrenciyi cinsel istismar ve tacizde bulunmasına rağmen ifadesi alınarak serbest bırakılmış kamuoyunun tepkisi sonrası tutuklanmıştır.
🔹Manisa Turgutlu'da otizmli bir öğrenci okul müdürü tarafından şiddete maruz bırakılmıştır.
🔹Manisa Turgutlu'da bir okulda yaşanan taciz skandalını bildiren ve bu suçun örtbas edilmesine izin vermeyen bir öğretmenin, bizzat okul yönetimi ve ilçe milli eğitim müdürlüğü kanalıyla 'okulun adını çıkardığı' gerekçesi ile sistematik mobbinge (psikolojik taciz) maruz bırakılması, aslında şiddetin sadece fiziksel değil, idari bir silah olarak da kullanıldığını kanıtlamaktadır."

'ŞİDDET SORUNUN ÇÖZMEK UZUN VADELİ EĞİTİM POLİTİKALARI MÜMKÜNDÜR'
Bunların basına yansıyan şiddet ve taciz uygulamalarının küçük bir bölümü olduğuna dikkat çeken Irmak, "Okulda yaşanan şiddet; öğretmeni itibarsızlaştıran, emeğini değersizleştiren, yalnız bırakan, sık sık öğrenci ve veliler ile karşı karşıya getiren yanlış politikaların sonucudur. Toplumdaki gelir adaletsizliği, gelecek kaygısı, bireysel silahlanmadaki artış ve medyadaki şiddet dili de okullarda yaşanan şiddetin başlıca nedenidir. Okulda şiddet sorununu çözmek, günü birlik müdahalelerle değil, uzun vadeli eğitim politikalarıyla mümkündür. Bunun için başta öğrenci ve eğitim emekçileri olmak üzere, eğitimin tüm bileşenlerine yönelik olarak kültürel, sosyal yönden tatmin edecek altyapı çalışmalarının hayata geçirilmesi şarttır" dedi.
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Okullarda rehberlik hizmetlerinin işletilmesi ve buralardaki yetersiz personel sayılarının giderilmesi gerektiğinin altını çizen Irmak; veli, öğrenci, öğretmen eğitimi önem kazandığını söyledi. Irmak, şu önerileri sundu:
🔹"Bakanlık, eğitim emekçilerini hedef tahtasına koyan söylemlerden vazgeçmeli; öğretmenin toplumdaki saygınlığını artıracak politikalar izlemelidir
🔹Her okulun, kriz anlarında nasıl davranılacağını ve şiddetin nasıl önleneceğini içeren somut bir Krize Müdahale ve Eylem Planı olmalıdır.
🔹Şiddeti sadece kolluk kuvvetleri veya x-ray cihazları ile çözmek mümkün değildir. Okulda şiddet sorunu uzun vadeli ve bilimsel politikalarla çözülebilir.
🔹Okulda şiddet, çocukların hem fail hem mağdur olduğu psikolojik ve sosyolojik bir sorun olarak kabul edilip bu temelde ele alınmalıdır.
🔹Çocukların şiddet uygulayan ebeveynleri model almasını engellemek için aile içi şiddeti önleyici mekanizmalar kurulmalı ve ebeveyn eğitimleri yaygınlaştırılmalıdır.
🔹Davranış bozukluğu sergileyen öğrencilere yönelik psikolojik destek hizmetleri için devlet tüm maddi imkanlarını seferber etmelidir.
🔹Şiddet olaylarına gecikmeksizin; korkutma veya bastırma yerine sorunu anlamaya odaklanan bilimsel yöntemlerle müdahale edilmelidir.
🔹Öğrencilerin psikolojik ve davranış özelliklerini dönüştürebilecek kapasitedeki rehberlik hizmetleri psikolojik danışman sayısı arttırılarak güçlendirilmelidir.
🔹Şiddetin öncü işaretleri takip edilerek potansiyel riskli çocuklar teşhis edilmeli ve her okulun kapsamlı bir krize müdahale planı olmalıdır.
🔹Çocukları suça iten toplumsal çevreler irdelenmeli, riskli ortamlarda yaşayan çocukların çevre değişikliği dahil koruyucu önlemlerle desteklenmesi sağlanmalıdır."