Dersim'de özel savaş politikalarına karşı mücadele çağrısı
Dersim'de derinleşen özel savaş politikalarına karşı açıklama yapan Dersim Kadın Platformu ve Dersim Emek ve Demokrasi Platformu, tüm halkı ortak mücadeleye çağırdı.
Dersim Kadın Platformu ve Dersim Emek ve Demokrasi Platformu, Dersim'de süren özel savaş politikalarına karşı eyleme geçti. Sanat Sokağı'nda toplanan kitle, "Dersim onurdur, onuruna sahip çık", "Çetelere geçit vermeyeceğiz", "Jin, jiyan, azadi" sloganlarıyla Yeraltı Çarşısına yürüdü.
Burada basın metnini okuyan Songül Yıldız, Türkiye'nin uluslararası uyuşturucu ticaretinde bir transfer ülke haline geldiğini vurgulayarak, "Kaynağı belirsiz 'kara paranın' makbul sermayeye dönüştüğü, çetelerin sokak ortasında birbirini infaz ettiği, yerli çetelerin türediği ve mafyacılığın neredeyse olağan olduğu bir dönemden geçiyoruz. Yoksulluk, geleceksizlik ve umutsuzluk kıskacında genç nüfus ya Avrupa'ya göç ediyor, ya intihara sürükleniyor ya da uyuşturucu bağımlılığı ile gerçeklikten kaçmaya çalışıyor" dedi.
Kadınların toplumun en direngen kesimi olduğunu belirten Yıldız, "Ülkenin içine girdiği ekonomik ve siyasal belirsizlik, kadınları da derinden etkiliyor. Ekonomik sorunlar, geçim derdi, en temel ihtiyaçların bile karşılanamaz hale gelişinin en büyük yükünü sırtlanan kadınlar, yoksulluk ve çaresizlik girdabında umutsuzluğa mahkum ediliyor. İlimizde genç nüfus işsizlikle, kadınlar ise hem ekonomik hem de toplumsal baskılarla mücadele etmek zorunda kalıyor. Bu durum, özellikle yalnız yaşayan, maddi zorluk çeken ya da aile desteği zayıf olan kadınları daha kolay çetelerin hedefi haline getiriyor. Son yıllarda derinleşen ekonomik kriz, kadınların bu grupların ağına düşmesini kolaylaştırıyor" diye konuştu.
'SIRADAN BİR İHMAL OLARAK AÇIKLANAMAZ'
Dersim'de kadınların çeteler eliyle seks işçiliğine sürüklendiğini vurgulayan Yıldız, "Dersim, nüfusu küçük olmakla birlikte, uzun yıllardır güçlü bir güvenlik ve istihbarat altyapısına sahip bir il olarak bilinmektedir. Kolluk birimlerinin, istihbaratın ve askeri kurumların yoğun ve koordineli biçimde faaliyet gösterdiği bu kentte, organize bir suç faaliyeti olan fuhuş ağının ve hatta kamu görevlilerinin adının geçtiği iddia edilen ilişkiler, zincirinin uzun süre fark edilmemesi sıradan bir ihmal olarak açıklanamaz. Basına yansıyan iddialardan adeta çeteleşmiş bir yapıyla kadınların fuhşa sürüklendiği; bunun borçlandırma, iş vaadinde bulunma gibi yöntemler kullanılarak yapıldığı anlaşılmaktadır" ifadelerini kullandı.
'MÜCADELE EDEREK BU KARANLIĞI DAĞITABİLİRİZ'
Dayanışmayı büyütme çağrısında bulunan Yıldız, "Gençliğimizi ve toplumsal yapımızın korunması için tüm kişi ve kurumlara tarihi bir sorumluluk düştüğünü hatırlatmak istiyoruz. Bir çağrımızda fuhuş karanlığına itilmek istenen, yaşadığı tacize ve baskıya korktuğu için ses çıkaramayan kadınlara. Bu çürümüşlüğe mecbur değilsiniz, bu kentin demokrasi güçleri ve biz kadınlar yanınızdayız! Bir arada mücadele ettiğimiz sürece bize dayatılan bu karanlığı dağıtabiliriz" dedi.