27 Temmuz 2024 Cumartesi

Cenazelere dönük saldırılara birçok kentte tepki

Cenazelere dönük saldırılara çok sayıda kentte yapılan açıklamalarda, toplum vicdanında geri dönülemez ve derin yaralar açan bu politikadan bir an önce vazgeçilmesi çağrısında bulunuldu.

Çatışmalarda yaşamını yitiren gerillaların cenazelerine dönük saldırılar ve cenazelerin karton kutularda teslim edilmesi birçok kentte protesto edildi.

DİYARBAKIR
Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEBYA- DER) şube binası önünde düzenlenen açıklamaya, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) milletvekili Serhat Eren ve çok sayıda siyasi parti, demokratik kitle örgütü temsilcisi katıldı. Açıklamada "Rêzgirtina ji miriyan re,  rêzgirtina li rûmeta mirovahiyê ye", "Ölüye saygı insanlık onuruna saygıdır" yazılı pankart açıldı.

Açıklama polisler tarafından engellenilmek istense de, kitle açıklama yapmakta ısrar etti. Bu sefer de polisler kalkanlarını kaldırarak gazetecilerin çekim yapmasını engellemek istedi.

Açıklama metnini okuyan MEBYA-DER Eşbaşkanı Mehmet Emin Kılıç, cenazelere dönük şiddet, kötü muamele ve saldırıların giderek arttığını belirtti.

Adli Tıp Kurumu'nda (ATK) yıllarca bekletilen cenazelerin ailelerine insanlık onuruna yakışmayan bir şekilde teslim edildiğini ifade eden Kılıç, "Agit İpek, Yılmaz Uzun, Güler Özbay, Hakan Aslan ve son olarak da Menfiyat Elçiçek vakalarında görüleceği üzere cenazeler insan onuruna yakışmayacak şekillerde karton kutularda, torbalarda veyahut kargo kutularında ailelere teslim edildi. Bunların hepsinde dini vecibeleri yerine getirilmediği gibi taziyeleri kolluk tarafından engellendi, cenaze taşıma araçları verilmedi ve aileler kendi imkanları ile cenazelerini götürmek zorunda kaldı" dedi. Bazı cenazelerde cenaze töreninin gerçekleştirilmemesi için imamların ve köylülerin tehdit edildiğine dikkat çeken Kılıç, devletin cenazelere yönelik şiddetinin bu örneklerle sınırlı olmadığını vurguladı.

İktidarın şiddet dilinden kaynaklı her gün mezarların tahrip edildiğini ve taziyelerin yasaklandığını belirten Kılıç, cenazelere yönelik şiddetin normalleştirilmek istendiğini söylendi. Kılıç, "Aynı şiddet sadece cenazeleri değil, aynı zamanda cenaze sahiplerini de etkilemektedir. Aileler, ölülerini örf, adet ve dini ritüellerine göre gömemekte ve temel haklardan olan eşitlik hakkından faydalanamamaktadır. Bu durum toplum vicdanında geri dönülemez ve derin yaralar açmaktadır" dedi.

VAN
MEBYA-DER şubesi önünde yapılan açıklamaya HEDEP milletvekili Gülderen Varlı'nın yanı sıra çok sayıda siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcisi katıldı.

Van MEBYA-DER Eşbaşkanı Hanım Kaya, "Hakikat ve yas hakkına bir saldırı olan bu vakalar, halkımızın hafızasında derin yaralar açmaktadır. Bu suçların faili olan zihniyetin tarih ve toplum önünde bir meşruiyeti yoktur. Kürtlerin mezarlıklarına, evlatlarının cenazelerine reva görülen bu durum, yüz yıllık Kürt sorununda çözümsüzlükte ısrarın sadece bir göstergesidir. Çatışmalarda yaşamını yitirenlerin cenazeleri ile cezaevlerinde yaşamını yitiren hasta tutsakların cenazeleri ailelerine hakikat ve evrensel hukukun gerektirdiği şekilde ve gecikmeksizin teslim edilmelidir" dedi.

Eylem, "Baskılar bizi yıldıramaz" sloganıyla son buldu.

ŞIRNAK
HEDEP İlçe Örgütü önünde yapılan açıklamaya HEDEP milletvekili Mehmet Zeki İrmez ve çok sayıda kişi katıldı. Eylemde cenazeleri kutu ve torba içinde verilen ailelerin fotoğrafları taşındı.

Açıklama metnini okuyan MEBYA-DER Şırnak yöneticisi Nuri Salğucak, cenazelere dönük uygulamaların işkenceye dönüştüğünü ifade etti.  Salğucak, "Ölülere ve cenazelere yapılan eziyeti kabul etmiyoruz" diyerek, tüm demokrasi ve barış güçlerini bu eziyete, işkencelere ve saldırılara karşı seslerini yükseltmeye davet etti.

URFA
Urfa'da Kadim Topraklarda Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma, Dayanışma ve Kültür Derneği (KATDER), Ahmet Bahçıvan iş merkezi önünde açıklama yaptı. Cenazeleri karton kutu içerisinde ailelerine teslim edilen HPG ve YJA-STAR'lıların fotoğraflarını taşıyan kitle, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Riha İl Örgütü önünde bir araya gelerek, iş merkezine doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüşün ardından yapılan açıklamaya, HEDEP milletvekili Dilan Kunt Ayan'ın yanı sıra birçok kişi katıldı.

DBP Urfa İl Eşbaşkanı Hamide Göktaş, ailelerin en temel hakkı olan cenazelerini gömme hakkının ihlal edildiğini vurguladı. Göktaş şöyle devam etti: "Ölülerin saatlerce polis ablukasına alındığı, mezarların tahrip edildiği, cenazelerin ailelere haber verilmeden kimsesizler mezarlığına alelacele defnedildiği, bir kutu içerisinde teslim edildiği bir toplumda demokrasiyi, eşitliği ve barışı inşa ederek bir ortaklık kurmak mümkün değildir. Bizler bir kez daha ifade ediyoruz; ölülere ve cenazelere yapılan eziyeti kabul etmiyoruz. Tüm demokrasi ve barış güçlerini bu eziyete, işkencelere ve saldırılara karşı seslerini yükseltmeye davet ediyoruz."

MERSİN 
Çukurova Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (Çukurova TUAY-DER), Akdeniz Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (AKKAY-DER) Mersin Temsilciliği cenazelerine yönelik politikalara karşı ortak açıklama yaptı. Cenazeleri torbada ve kutularda teslim edilen ailelerin fotoğraflarının yer aldığı pankartın açıldığı açıklamada, "Yaşasın zindanların direnişi" sloganı atıldı. Açıklamaya HEDEP milletvekilleri Perihan Koca ve Ali Bozan'ın yanı sıra birçok siyasi parti ve kurum temsilcisi katıldı.

Polisin engelleme çabalarına rağmen yapılan açıklamada konuşun AKKAY-DER üyesi Bahattin Bektaş, cenazelera torba ya da karton kutu içerisinde ailelerine teslim edilen Agit İpek, Yılmaz Uzun, Güler Özbay, Hakan Aslan ve Menfiyat Elçiçek'i hatırlatarak sözlerine başladı.

Cenaze namazları ve taziyelerin kolluk tarafından engellendiğini, cenaze taşıma araçlarının verilmediğini dile getiren Bektaş, "Bu örnekler devletin ölülere ve cenazelere yönelik şiddeti hususunda tekil örnekler değiller. Ne yazık ki, iktidarın şiddet dilinden kaynaklı, hemen hemen her gün mezar tahripleri ve taziye yasakları gibi vakalar yaşanmakta, ölülere yönelik şiddet normalleştirmek istenmektedir" dedi.

Bektaş, şunları belirtti: "Cenazelerin usulüne uygun defnedilmesi sadece bir temel insan hakkı meselesi değil, aynı zamanda nasıl bir toplum içinde yaşayacağımıza dair devletin politik olarak irade beyanıdır. Bu beyana her açıdan itiraz etmek ve reddetmek boynumuzun borcudur. Barış inşası, ancak tüm cenazelerin insan haysiyetine yakışır şekilde defnedildiği bir toplumda mümkündür. Ölülerin saatlerce polis ablukasına alındığı, mezarların tahrip edildiği, cenazelerin ailelere haber verilmeden kimsesizler mezarlığına alelacele defnedildiği, bir kutu içerisinde teslim edildiği bir toplumda demokrasiyi, eşitliği ve barışı inşa ederek bir ortaklık kurmak mümkün değildir. Ölülere ve cenazelere yapılan eziyeti kabul etmiyoruz! Tüm demokrasi ve barış güçlerini bu eziyete, işkencelere ve saldırılara karşı seslerini yükseltmeye davet ediyoruz."

MARDİN
MEBYA-DER Mardin şubesi, HEDEP Nusayin ilçe örgütü önünde basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya HEDEP  milletvekili Kamuran Tanhan ve çok sayıda kişi katıldı.

MEBYA-DER Mardin Eşbaşkanı Gurbet Tekin, son yıllarda ölü bedenlere ve cenazelere yönelik şiddetin, kötü muamele ve saldırıların katlanarak arttığına işaret etti. Tekin, şöyle devam etti: "Bu eziyetin ne politik ve etik düzeyde ne haklar ve özgürlükler düzeyinde ne de dinsel ve etik gerekçelerle açıklanması, meşrulaştırılması, normalleştirilmesi ve kabul edilmesi mümkündür. Bizler bir kez daha ifade ediyoruz; Ölülere ve cenazelere yapılan eziyeti kabul etmiyoruz! Tüm demokrasi ve barış güçlerini bu eziyete, işkencelere ve saldırılara karşı seslerini yükseltmeye davet ediyoruz."

Açıklama "İnsanlık onuru işkenceyi yenecek" sloganları eşliğinde son buldu.