6 Kasım 2025 Perşembe

Balıkesir'de açılmak istenen maden projesine karşı eylem 

Ankara'da bir araya gelen ekolojistler Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı önünde Balıkesir'de açılmak istenen altın madeni projesine tepki gösterdi. Ekolojistler, maden çalışmalarının doğaya ve köylere zarar verdiğini belirterek projenin tamamen iptalini talep etti.

Balıkesir'in İvrindi ve Altıeylül ilçelerinde yürütülen altın madeni projesi, çevre örgütleri ve bölge halkının tepkisini büyütmeye devam ediyor. Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği ile Gökçeyazı Türkmen Dağı Çevre Koruma ve Dayanışma Derneği üyeleri, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı önünde bir araya gelerek Balıkesir'in doğasının korunması çağrısında bulundu.

"Türkmen Dağının üstü altından değerlidir", "Temiz hava, temiz toprak, temiz su istiyoruz" pankartlarının taşındığı eylemde, CVK Madencilik A.Ş.'nin bölgede sürdürdüğü çalışmaların fay hattı üzerinde bulunduğuna dikkat çekilerek, projenin hem çevresel hem de can güvenliği açısından ciddi tehdit oluşturduğu belirtildi.

Açıklamada, CVK Madencilik A.Ş.'ne Balıkesir ili İvrindi ve Altıeylül ilçeleri sınırları içinde bin 562 hektarlık alanda yürüttüğü Altın Bakır Madeni Projesi için 2015 yılında işletme ruhsatı verildiği hatırlatıldı. Şirketin 2017'de 16,4 hektarlık alan için "ÇED gerekli değildir" kararı aldığı, daha sonra kapasite artırarak 2021'de 854 hektar, 2022'de ise 913 hektarlık alan için "ÇED olumlu" kararları aldığı belirtildi.

Açıklamada, söz konusu kararların yargıya taşındığı ve "birinci ÇED olumlu" kararının Mimarlar Odası Balıkesir Şubesi tarafından açılan davada reddedildiği, ancak ikinci "ÇED olumlu" kararına karşı açılan davanın Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Derneği, TEMA Vakfı ve köylüler lehine sonuçlandığı ifade edildi. İşletme izni, çalışma ruhsatı ve acele kamulaştırma kararlarının iptali için açılan davaların da sürdüğü belirtilen açıklamada, şirketin bu süreçlere rağmen 2009/7 sayılı genelgeye dayanarak revize ÇED raporu hazırladığı ve Bakanlığa yeniden başvurduğu kaydedildi.

Açıklamada, mahkeme tarafından iptal edilen ÇED kararının gerekçelerinin hala geçerli olduğu, revize raporda bu eksikliklerin giderilmediği vurgulandı. Raporda aynı hataların ve yanlış beyanların yer aldığı belirtilerek, "2009/7 kapsamında hazırlanan bu ÇED projesinin kabul edilebilir olmadığı" ifade edildi.

ÇED RAPORUNDAKİ EKSİKLİKLER SIRALANDI
Yapılan açıklamada, ÇED raporundaki teknik ve hukuki eksiklikleri şu maddelerle sıraladı:
🔹"DSİ format görüşünde izin verilmemesine rağmen açık ocak ve atık depolama alanında yeraltı suyu seviyesinin altına inilmesi planlanmaktadır.
🔹Su temini, sulama hattı korunması ve diğer rezervlerin işletilmesine ilişkin planlar projeye entegre edilmemiştir.
🔹Proje etki alanındaki sulak alanlar ve büyük ova dikkate alınmamıştır.
🔹Çamköy, Sarıalan, Gökçeyazı yerleşimleri ve Dallımandıra Göleti'ne ilişkin mesafeler raporda yanlış verilmiştir.
🔹ÇED Sağlık Koruma Bandı içinde meskenlerin bulunmasına rağmen bu bilgi halktan gizlenmiştir.
🔹Sağlık Koruma Bandı genişletilmesine rağmen yeni işletme alanı sınırları belirtilmemiştir.
🔹Açık ocakta taahhüt edilen 40 metrelik sağlık koruma mesafesine uyulmamıştır.
🔹Jeoteknik sondaj verileri yetersizdir, patlatma ve susuzlaştırma etkileri değerlendirilmemiştir.
🔹Yeraltı ocağı planlamasında yalnızca küçük bir bölüm etüt edilmiştir.
🔹Proje planlamasında gümüş, kurşun ve çinko rezervleri göz ardı edilmiştir.
🔹ÇED'de belirtilen bağlantı yolu yerine ova ve mera üzerinden yeni yol açılmıştır.
🔹Gerekli izinler tamamlanmadan faaliyete başlanmış, özel mülklere izinsiz girilmiştir.
🔹Stabilite hesapları hatalı yapılmış, depremli durumda güvenlik katsayısı 1,2'nin altına düşen bölgeler 'güvenli' olarak gösterilmiştir."

'PROJE ACİLEN DURDURULMALI'
Açıklamada, yerleşim yerlerinde şimdiden hasara yol açan ve bölge halkı için de tehdit oluşturan projenin acilen durdurulması gerektiği belirtildi. Açıklama şu cümlelerle son buldu: "Proje alanı, Gökçeyazı Fay hattının hemen yakınındadır. Balıkesir ilinde, Sındırgı'da son günlerde  ciddi depremler yaşanmaktadır. Bölgenin depremselliği ile ilgili olarak Balıkesir ili Karesi Belediyesi tarafından Prof. Dr. Hasan Sözbilir ve Dr. Özkan Cevdet Özdağ'a rapor hazırlattırılmıştır. Söz konusu nedenlerle, hiçbir kamu yararı bulunmayan, bölgede büyük bir ekolojik yıkıma, kuraklığa, çevre kirliliğine yol açacak, ormanları ve tarım alanlarını yok edecek, köylüleri yoksulluğa mahkum edecek olan bu proje için ÇED sürecinin sonlandırılarak projenin iptal edilmesini talep ediyoruz."