29 Mart 2024 Cuma

Aynur Ege Dicle yazdı | Devrimin gökkuşağı rengindeki kızıl bayraklarına

Avaşîn ve Îsyan, tüm kadınlara ve LGBTİ+'lara özgürlük için mücadeleyi büyütme, örgütlenme ve savaşma çağrısıdır. Mücadelelerini devralmak, onların yolundan yürümek, onlarla aynı saflarda yüreklerini ve iradelerini ortaklaştırmak, onların düşlerini gerçek kılma kararlılığını yükseltmektir.

İki okyanus yürekli devrimci Ivana Hoffman ve Okan Altunöz.

Ivana Hoffman; Afrika kökenli bir Alman. Yoksulluğa, göçmen olmanın getirdiği tüm ezilmişlik ve baskıya, LGBTİ+ olarak yok sayılmaya karşı isyancı duruştur. İsyanını heteroseksizme, erkek egemen kapitalizme karşı savaşımıyla birleştirdi. Erkek egemen kapitalist düzene öfkesi büyük; ezilen, emekçi insanlığa sevgisi derin, yaşam sevinci rengarenkti. Bu nedenle insanlığın, halkların, insanca yaşamın, mutluluğun, güzel olanın, kadının, LGBTİ+'nın düşmanlarıyla hesaplaşmak için düştü yola. Mutlu bir gerilla olma isteğini kuşanarak özgürlük rüzgarlarının estiği coğrafyaya yolculuğu, aynı zamanda Ivana'dan Avaşîn Tekoşin'e dönüşüm serüveni oldu.

Okan Altunöz, parti adıyla Îsyan Tolhildana Pirsusê; Kürt, Alevi ve trans kadın. Ezilen ulus, ezilen mezhep ve ezilen cinsin mensubu Îsyan, ismiyle müsemmadır. O da tüm bu ezilmişliğe karşı isyana durmuştur.

İki okyanus yürekli lgbti+ komünist militan ve savaşçıydı onlar. Birbirlerinin hayatlarına fiziksel temas şansları olmasa da onlar, cinsiyetsiz, sınıfsız, sınırsız, sömürüsüz bir dünya özleminde somutlanan kolektif amaçlarda ve komünizm fikrinde ortaklaştılar. Örgütlü mücadeleyi tercih edip, devrimci amaçları doğrultusunda akıl ve yüreklerini, iradelerini ve nihayetinde eylemlerini komünizm mücadelesi saflarında birleştirdiler.

Avaşîn ve Îsyan, yüreklerini devrim yangını saran iki LGBTİ+ yoldaş devrimci olarak, düşlerini devrim topraklarında gerçek kılmak için yüzlerini Rojava'ya döndüler. Rojava'da eğitim ve görevlerini tamamladıktan sonra adımlarını özgür dağlara çevirmek ikisinin de ortak idealiydi. Tesadüf değildi bu tercih. Ne istiyordu onlar? Eşitlik, özgürlük, cinsiyet kimliği ve cinsel yönelimleriyle varlık haklarını, kendi kaderlerini, ezilenlerin, işçi sınıfının ve kadınların gelecek onurlu yaşam düşleriyle buluşturabilmekti hayalleri.

Almanya'dan ve Türkiye'den başlattıkları mücadele serüvenlerini Rojava devrim topraklarında taçlandırdılar. Devrimi kanlarıyla, canlarıyla savundular.

İki komünist LGBTİ+ yoldaşın iki ayrı coğrafyada başlayıp Rojava'da buluşması, aynı zamanda kendi devrimlerinin de inşasıdır. Eskiye ait olan, yeni bir yaşamın yaratılmasında ayak bağı olan ne varsa -düşünüş biçiminden pratik duruşa kadar- yıkılarak yeni bir dünyanın inşası isteğinin eyleme dönüşmüş halidir. Her iki devrimci komünist LGBTİ+ kimlikleriyle işgalci sömürgeci faşist Türk burjuva devletine, kadın ve LGBTİ+ düşmanı sıfatlarıyla da ünlü DAİŞ barbarlığına karşı mücadelede farklı tarihlerde ama aynı saflarda yer aldı. Onur ve özgürlük savaşımının komünist bileşeninin öncü bölüklerinde, fedai ve cüretkar savaşçılar oldular.

Ezilen cinsiyet kimlikleri ve cinsel yönelimlerin, kadınların özgürlüğünün yegane programı kadın devrimine, cins ayrımsız topluma adanmışlıktaki amaç açıklığı, onları örgütlü mücadelede buluşturdu. Onların eyleminde anlam kazanan, heteroseksizme ve erkek egemen kapitalist sisteme karşı yıkıcı bir savaşım programı olan kadın devrimini yürütme kararlılığıdır.

Yaşamları boyunca gerçekleştirdikleri tüm eylemleri, var olanı yıkmadan yeninin inşa edilemeyeceğinin bilince dönüşmüş hali olarak tarif edilebilir. Aynı zamanda ezilen cinsiyet kimliği ve cinsel yönelimler için özgürlük mücadelesinin, toplumsal mücadele ile kesişmesi zorunluluğudur. Özgürlük için örgütlülük, yeniyi inşa için var olanı yıkma diyalektik ilişkisi, onların bilinçli tercihleriyle yönlendirdikleri hayatlarının bütünüdür.

Neoliberal politikalarla bireysel özgürlüğün her şey haline getirildiği günümüzde, iki komünist LGBTİ+ ezilen halkların, işçi sınıfının ve kadınların özgürlükten yoksun olduğu yerde, bireysel özgürlüğün mümkün olmayacağını biliyordu. Bu nedenle bireysel özgürlük arayışlarına değil, toplumsal özgürlük mücadelesine, kadın ve cins devrimi fikrine adadılar kısa ömürlerini. Cinsiyet kimlikleri ve cinsel yönelimlere eşitlik ve özgürlük taleplerinin ancak kadın devrimiyle buluşturulduğunda, sokakta militan mücadeleyle, politik askeri savaşımın zor araçlarıyla birleştiğinde kazanılabileceğini bilerek komünizm mücadelesi saflarında özne oldular.

Rojava devrimi, kadınların ve ezilen halkların umudunu yeniden yeşertirken, başka bir yaşamın mümkün olduğunu gösterdi. Kadın devrimi yangınını, Ortadoğu coğrafyasında büyütme ve yayma, erkek egemenliğini yıkma mücadelesi görevi çıkardı. Bu, Avaşîn ve Îsyan'ı buluşturan ortak amaçlardan biriydi.

Devrimin olmakta olan olduğunu bilerek inşa sürecinde yer alan Îsyan, trans kadın kimliğini açık yaşayamamış olmaktan kaynaklı zaman zaman zorlanmalar yaşadı. O da yoldaşı Avaşîn gibi özgürlüğün bedel ödenmeden elde edilemeyeceği gerçeğini unutmamış, gerektiğinde kendinden, istek ve özlemlerinden fedakarlıkta bulunabilmiştir. Devrimciliğin adanmışlık olduğunu, fedai olmak gerektiğini bilmektedir. Bu nedenle Rojava kadın devriminde açığa çıkan tüm çelişkileri, devrimin gelişim sorunlarıyla birlikte ele almıştır Îsyan Tolhildana Pirsusê.

Gökkuşağının kızıllığıdır onlar.

Avaşîn; katliamlarla, soykırımlarla, asimilasyonla yok edilmeye çalışılan Kürt halkının özgürlük mücadelesine sahip çıkma, sömürgecilikle ve faşizmle hesaplaşma çağrısıdır.

Îsyan, Pirsûs (Suruç) katliamında ölümsüzleşen 33 düş yolcusuna karşı hesap sorma bilincidir.

Avaşîn ve Îsyan, emperyalizme ve sömürgeci işgalciliğe karşı Kürdistan'ı, Rojava kadın devrimini savunma çağrısıdır.

Avaşîn ve Îsyan, DAİŞ çetelerine ve onun hamisi AKP-MHP faşizmine karşı savaşma kararlılığıdır.

Avaşîn ve Îsyan, tüm kadınlara ve LGBTİ+'lara özgürlük için mücadeleyi büyütme, örgütlenme ve savaşma çağrısıdır.

Faşizme karşı özgürlük ve kapitalizme karşı komünizm şiarıdır.

Mücadelelerini devralmak, onların yolundan yürümek, onlarla aynı saflarda yüreklerini ve iradelerini ortaklaştırmak, onların düşlerini gerçek kılma kararlılığını yükseltmektir.