'Haklarımızı ne masada ne alanda bırakırız'
Aylardır toplu iş sözleşmesinden doğan alacaklarını bekleyen Çiğli Belediyesinde çalışan kamu emekçileri, bu kez brüt TİS ücretlerinin düşürülmesiyle yeni bir hak gasbıyla karşı karşıya kaldı. Duruma tepki gösteren Tüm Bel-Sen, "Bu düzenleme değil, emekçilere saldırıdır" diyerek hukuki ve fiili mücadele çağrısı yaptı.
Çiğli Belediyesi'nde aylardır toplu iş sözleşmesinden (TİS) kaynaklanan ödemelerini alamayan kamu emekçilerine verilen sözler tutulmuyor. Belediye yönetimiyle sendika arasında süren görüşmelerden sonuç çıkmazken, gerilim yeni bir kararla daha da tırmandı. Belediye Başkanı Onur Emrah Yıldız'ın, herhangi bir sendikal mutabakat olmaksızın yürürlükteki TİS hükümlerini düşürme kararı alması, kamu emekçilerinin arasında büyük tepkiye yol açtı. Duruma ilişkin açıklama yapan Tüm Bel-Sen İzmir 2 No'lu Şubesi, bunun mali düzenleme değil, açık bir hak ihlali olduğunu vurguladı.
Sendikanın açıklamasına göre, belediye yönetimi imza altına alınmış toplu sözleşmeyi tek taraflı olarak brüt 13 bin 340 liraya, net 11 bin 238 liraya indirdi. Tüm Bel-Sen, bu adımı işçiye vurulan ikinci darbe olarak tanımlayarak şöyle dedi: "Emekçilerin alın teriyle kazanılmış hakkı, masa başında keyfi biçimde gasp edilemez."
'YASAL DEĞİL, KEYFİ BİR GEREKÇE'
Tüm Bel-Sen, belediye yönetiminin "yasal sınır" savunmasını reddederek, toplu sözleşmenin belediye başkanlarının iradesine göre değiştirilemeyeceğini hatırlattı. Açıklamada, "Toplu sözleşme bağlayıcı hukuki bir belgedir. Kimse keyfine göre hükümleri esnetemez, daraltamaz" denildi.
Sendika, daha önce TİS hakkının ihlali nedeniyle Türkiye'nin tazminata mahkum edildiğini anımsatarak, "Çiğli'de alınan bu karar sadece yerelde değil, uluslararası hukukta da karşılık bulacak bir ihlaldir" dedi.
'BELEDİYE, SENDİKAL ÖZGÜRLÜKLERE SALDIRIYOR'
Toplu sözleşme hakkının uluslararası sözleşmelerle de güvence altına alındığı hatırlatılan açıklamada, "Belediyenin aldığı bu karar yalnızca emekçilere değil, uluslararası hukukta güvence altına alınmış sendikal özgürlüklere de bir saldırıdır. Bu saldırı, yerel idarelerin hukuku keyfine göre eğip bükemeyeceğini bir kez daha hatırlatmamız gerektiğini gösteriyor.
'HAKLARIMIZI NE MASADA NE ALAN DA BIRAKIRIZ'
Dört aydır ödenmeyen TİS alacaklarının bir an önce yatırılmasını ve kesinti kararının iptalini talep eden sendika, mücadele kararlılığını şu sözlerle duyurdu: "Toplu sözleşme hakkı pazarlık konusu değildir. Bu emek düşmanlığını kabul etmeyeceğiz. Hem hukuku hem alanları sonuna kadar kullanacağız."
Tüm Bel-Sen, kamu emekçilerini birlik ve mücadeleye çağırarak açıklamasını "Yaşasın örgütlü mücadelemiz" sloganıyla sonlandırdı.