Filipinler Komünist Partisi'nden 'isyandan arındırma' planına tepki
Filipinler Komünist Partisi, Marcos yönetiminin "isyandan arındırma" planına karşı açıklama yaptı. "Barış ve kalkınmadan" bahsedenlerin, ABD ile işbirliği içinde köylülere, işçilere, gençlere baskı ve zulüm uyguladığına dikkat çekilen açıklamada, bu koşullarda barıştan bahsetmenin mümkün olmadığına işaret edildi. Açıklamada, Yeni Halk Ordusu'nun silahlı direnişini sürdürdüğü vurgulandı.
Filipinler Komünist Partisi (CPP), Filipinleri "isyandan arındırma" planını açıklayan Ferdinand Marcos Junior ve faşist yandaşlarına yanıt verdi. CPP'ye bağlı Yeni Halk Ordusu'nu (NPA) yakında tamamen yok edeceklerini ve Filipin halkının silahlı direnişine son vereceklerini söyleyen Marcos'un hayal gördüğünü kaydeden Filipinler Komünist Partisi, yaptığı açıklamada, "Marcos ve NTF-Elcac ve Ulusal Güvenlik Konseyi'ndeki yetkilileri, sözde Birlik, Barış ve Kalkınma için Ulusal Eylem Planı'nda NPA'nın Bicol'de 'zayıflatılmış' bir cephe dışında ülkenin hiçbir yerinde gerilla cephesi kalmadığı yönündeki açıklamalarıyla sadece kendilerini kandırıyorlar. Bu yanlış iddialar, ülke çapında NPA birimlerine karşı çok sayıda muharebe taburu konuşlandırmaya devam ettikleri için kendi eylemleri tarafından kolayca çürütülmektedir" dedi.
"Barış ve kalkınmadan" bahseden Marcos yönetiminin sadece zulüm ve yıkım getirdiği vurgulanan açıklamada, Filipinler silahlı askerlerinin "topluma destek" kisvesi altında sivil halka zulmettiği ve bu koşullarda barışın olamayacağına işaret edildi. Açıklamada, "Sarhoş askerler gece alemleri sırasında silahlarını pervasızca ateşlediklerinde barış olamaz. Askerlerin sivilleri cezasız bir şekilde öldürmesi ve NPA ile silahlı çatışmada öldürüldüklerine dair hiç yaşanmamış hikayeler uydurması barışla alay etmektir" denildi.
"Barıştan bahsediyorlar ama Filipinler Ulusal Demokratik Cephesi'nin (NDFP) barış danışmanlarını ve 800'den fazla siyasi tutukluyu sahte suçlamalarla hapse atmaya devam ediyorlar. Barıştan bahsediyorlar ama sadece NPA'nın silahlarını teslim etmesini ve halkın davasından vazgeçmesini istiyorlar. İstedikleri tek şey insanların kendilerini acımasız devlet mekanizmasının şiddetli saldırılarına karşı savunmak için sahip oldukları her şeyden vazgeçmeleri iken hangi barıştan bahsediyorlar? Bu barışın faşist yorumudur, mezarlık barışıdır, Filipin halkının arzuladığı adil ve kalıcı barış değil" diye vurgulanan açıklamada, silahlı çatışmanın temelinde yatan topraksızlık sorununu kabul etmeyenlerle barış yapılamayacağı belirtildi.
2018 yılında Filipinler hükümeti tarafından kurulan Yerel Komünist Silahlı Çatışmayı Sonlandırma Ulusal Görev Gücü'nün (NTF-Elcac) iddialarının aksine, birkaç yol ve altyapı projesinin köylülerin yararına olmayacağı kaydedilen açıklamada, "Trafiği olmayan yollar, doktoru olmayan klinikler ve öğretmeni olmayan okullar inşa ederek sadece askerlerin ve müteahhitlerin ceplerini rüşvet ve komisyonlarla dolduruyorlar. Marcos rejimi Filipin halkının silahlı direnişini bastırmak için ABD'nin kontrgerilla doktrinini izlemeye devam ederken ve Filipin halkına karşı ABD tarafından tedarik edilen bombaları ve silahları kullanırken nasıl barış olabilir? Marcos, ABD ordusunun Filipinler'de güçlerini arttırmasına, füzelerini yerleştirmesine, silahlarını stoklamasına, Filipinleri aralıksız savaş tatbikatı yapmak ve Güney Çin Denizi'nde kılıç sallamak için sıçrama tahtası olarak kullanmasına ve ülkeyi emperyalist rakibi Çin'e karşı savaş hazırlıklarına ve provokasyonlara sürüklemesine izin verirken nasıl barış olabilir" soruları yöneltildi.
"Marcos'un kalkınma iddiaları, topraksız kiracıların ürünlerinin yarısını kira olarak toprak sahibine teslim etmek zorunda bırakıldığı, tarım işçilerine sadece çocuklarını hazır erişte ile beslemeye yetecek kadar cüzi ücretler ödendiği ya da yoksul köylülerin üzerinde çalışacak toprakları olmadığı ve askeri derebeylerinin insanlara üretimlerini artıramayacaklarını söyleyerek onları NPA'ya katkıda bulunmakla suçladığı durumlarda boş laftan ibarettir" ifadelerine yer verilen açıklamada, 2024 yılında 610 binden fazlası tarım sektöründe olmak üzere 1,1 milyon kişinin işini kaybettiğinin hükümet tarafından kabul edildiği hatırlatılarak, "NTF-Elcac, hangi gelişmeden bahsediyor" denildi.
Marcos rejimi tarafından maden şirketleri, plantasyonlar, enerji ve eko-turizm adı altında projelere izin vererek köylüleri topraklarından uzaklaştırması sonucu binlerce insanın işsiz kaldığı kaydedilen açıklamada, "Bunlar, Marcos tarafından sipariş edilen ithal pirinç tufanı karşısında iflas eden palay çiftçileridir. Bunlar aynı zamanda Marcos ve yardımcılarıyla işbirliği içinde olan kaçakçılar ve büyük ticaret kartelleri tarafından ithal edilen mallarla haksız rekabet karşısında para kaybeden soğan, sarımsak ve sebze çiftçileridir" denildi.
Marcos yönetiminin, Ulusal Eylem Planı (NAP-UPD) ve 83 sayılı Memorandum Genelgesi aracılığıyla işçi ve köylülerin örgütlerini, öğrenci derneklerini, yasal partileri ve yoksul yanlısı hizmet kurumlarını, halkın devrimci silahlı direnişini sona erdiremedikleri için günah keçisi ilan ettiğine dikkat çekilen açıklamada, "NAP-UPD, Marcos'un tüm muhalefeti ve eleştirileri susturmak için siyasi baskıyı daha da yoğunlaştırma planını ortaya koymaktadır. Geçtiğimiz yıl boyunca bu grupların yetkilileri ve üyeleri, NTF-Elcac, AFP ve polisin Terörle Mücadele Kanunu ve Terörün Finansmanıyla Mücadele Kanunu'nu kendilerine karşı kullanmasıyla yoğun bir siyasi ve hukuki zulümle karşı karşıya kaldılar" denildi.
NPA'nın hem kendi iç zayıflıkları hem de Marcos rejiminin yürüttüğü ABD destekli terör saldırısından kaynaklı kayıplar verdiği, ancak yenilmediği vurgulanan açıklamada, ABD-Marcos rejimi ve onun faşist ajanlarının, üstün askeri güçleri ve halka yönelik amansız baskılarıyla NPA'yı ezebileceklerini düşünerek yanıldığına dikkat çekildi.
NPA'nın kızıl savaşçılarının, Marcos yönetimine karşı kararlı bir şekilde savaşa devam ettiği, "yoğun gerilla savaşı" stratejisini sürdürdüğü vurgulanan açıklamada, köylülerle el ele mücadelenin sürdürüleceğine işaret edildi.
Filipinler Komünist Partisi'nin açıklamasında, işçilere, gençlere, tüm halka Yeni Halk Ordusu'na katılma çağrısı da yapıldı.