2 Mayıs 2024 Perşembe

Aynur Ege Dîcle yazdı | Irkçı milliyetçilik mi yurtseverlik mi?

Qadi Muhammed Kürt halkının, Kürt ulusunun sömürgecilere, işgalcilere karşı sürdürdüğü direniş tarihinin değeridir. Qadi Muhammed ırkçı, milliyetçi Kürtlerin değil Kürt halkının, sosyalist yurtseverlerin, yurtseverlerin ulusal değeridir. Onun adı milliyetçi/faşist argümanlarla birlikte yan yana getirilmesi dahi abestir.

Qadi Muhammed Kürt halkının, sosyalist yurtseverlerin, yurtseverlerin değeridir. İlkel ve gerici milliyetçilerin değil.

Geçen yıl Newroz'unda ilk ortaya çıkan ve kendilerine "Kurdên Nasyonalîst" (Milliyetçi Kürtler) adını veren grup, bu yılda İstanbul ve Amed başta olmak üzere birçok kentte Newroz kutlamalarına katıldılar. Faşist Hitlerle özdeşleşen Nazi selamlarıyla, simgeleriyle dikkat çeken bu grup, Qadi Muhammed, Şex Said gibi Kürt halkının tarihi önderlerinin resimlerini de bayrak olarak taşıdılar. Geçen yıl Newroz'da ki varlıkları bu kadar gündem olmamıştı. Bu yıl kullandıkları argümanlar, simgelerle birlikte Newroz alanındaki ilerici, sosyalist, sosyalist yurtsever örgüt ve partilere, kadın ve LGBTİ+ örgütlerine dönük saldırılarıyla gündem oldular.

Bu milliyetçi grupla birlikte aynı ideolojik argümanları kullanan bir diğer örgüt de "Hawpa". "Hawpa", Kürtçenin Soranca lehçesinde "işbirliği" anlamına geliyor. Başûrê Kürdistan Bölgesel Yönetim sınırları içinde faaliyet yürüttükleri tahmin edilmektedir. Legal bir kurumsallaşmaları yok. Sosyal medya hesaplarında kuruluş tarihlerini 1943 olarak gösteriyorlar. Bu özel seçilmiş bir tarih. Başûrê Kürdistan bölgesindeki mevcut olan tüm partilere "muhalif" olduklarını iddia ediyorlar. KDP'yi "sosyalist" olarak değerlendirip eştirirken YNK ve Goran partilerini ise Kürt düşmanı olarak tanımlıyorlar.

İki grup, sosyal medya hesaplarında da benzer argümanları ve gamalı haç işaretini kullanıyorlar.

Bu iki grubun birbiriyle organik bir ilişkisi olup olmadığı kesin bilinmiyor. Ancak Başûrê Kürdistan'da geçen yıl çektirdikleri ve sosyal medya hesaplarından paylaştıkları fotoğraflardan temas ve etkileşim halinde oldukları anlaşılıyor.

"Hawpa" ve "Kurdên Nasyonalîst" adlı bu gruplar milliyetçi, faşist ideolojiye dayanan/beslenen tüm politik hareketler gibi homofobik ve kadın düşmanı karaktere sahipler. Kürt ulusunu tek bir cinsten -erkek cinsi- sayıp, kadın özgürlük mücadelesini "ulus karşıtlığı" olarak değerlendiriyorlar. LGBTİ+'ları ise "emperyalizmin yarattığı" ve "yok edilmesi gereken yozlaşma" olarak görüyorlar. Bu fikirlerini sosyal medya hesaplarından yaptıkları paylaşımlarda çok açık dile getirdikleri gibi Newroz alanında ki saldırganlıklarıyla da pratikleştirmiş oldular. 

"Hawpa" ve "Kurdên Nasyonalîst" in ortak yanları milliyetçi/faşist argümanlar, simgelerin yanı sıra Remzi Nafi'yi önder olarak görüyorlar. Kürt halkının ulusal özgürlük mücadelesinin önderlerinden Qadi Muhammed'in resimleriyle birlikte Remzi Nafi'nin resimlerini alanda taşıdıkları gibi sosyal medya hesaplarında da öne çıkartıyorlar.

Remzi Nafi kimdir? 2. emperyalist paylaşım savaşında Nazi Almanya'sı için çalışmış ajanlık faaliyeti yürütmüş ve Nazizm hayranı bir Kürt'tür. Nafi'nin, Hitler Faşizminin istihbaratıyla Ankara'da temas kurduğu söylenmektedir. 2. emperyalist paylaşım savaşında Almanlar adına Irak'ta çalışırken İngiliz istihbaratı tarafından açığa çıkartıldığı belirtilmektedir. Nitekim o süreçlerde İngilizler tarafından gözaltına alınır ve 1942 yılında da ölür. Uzun zaman boyunca ismi anılmayan bu Alman ajanı, 80'li yıllarda Irak'ta kimi Kürt çevrelerce yeniden gündemleştirilmiş kısa bir süre sonra da unutulup gitmiştir. Hakkında kitaplar yazılan bu Alman ajanı ırkçı teorilerin Ortadoğu'daki temsilcilerinden biri sayılır. Yıllar sonra Remzi Nafi gibi bir ırkçı; kendilerine Kürt milliyetçisi diyen gruplar tarafından sahiplenilerek yeniden öne çıkartılmaya çalışılıyor.

QADİ MUHAMMED VE NASYONALİZM YAN YANA MÜMKÜN MÜ?
Bu milliyetçi grupların varlığı, ortaya çıkış nedenleri için; emperyalist küresel dünyada çoklu krizler yaşayan burjuvazinin teşvik ettiği, geliştirdiği ırkçı, milliyetçi akım ve ideolojilerle birlikte aynı zeminden beslendiğini söylemek pek yeterli bir yaklaşım olmaz. Kendilerine "Hawpa" ve "Kurdên Nasyonalîst" adını veren bu grupların kendiliğinden oluştuğunu düşünmenin de apolitik olacağı açık.

Kim ve kimler tarafından teşvik edilip, örgütlendiklerini bugün için kesin olarak belirtemezsek bile, başta faşist Türk burjuva devleti olmak üzere bölgesel sömürgeci egemen sınıf ve devletlerden bağımsız düşünülemeyeceğini ifade etmek gerekir.

Kürt halkının, ulusal demokratik özgürlük mücadelesinin geldiği düzey, gerillanın sömürgecilere kök söktüren savaşım kabiliyeti, Rojhilat'ta başlayıp İran halklarını da saran ayaklanma pratiği, Bakur'da soykırım, imha konseptine rağmen onurlu özgür ve eşit yaşam mücadelesinde ısrar, Rojava devriminde halklarla eşit ve ortak bir yaşamın inşası yeşermektedir ve bu da tüm bölge halklarına umut olmaya devam ediyor. Bakurê Kürdistan ve Türkiye'de olduğu gibi gerek fiili meşru mücadele cephesinde kurulan HDP'den DEM Partiye uzanan birleşik mücadele parti örnekleriyle, gerekse politik askeri cepheden oluşturulan birleşik devrim mücadele araçlarıyla Kürt ulusal demokratik hareketi ve sosyalist, devrimci örgütlerin ittifaklarıyla birleşik devrim, birleşik mücadele perspektifli mücadele araçları ezilen halklar bakımından büyük bir umut yaratıyor.

Kürt halkının özgürlük mücadelesi, bu mücadelenin ezilen diğer bölge halklarıyla buluşması olasılığı egemen bölge devletleri bakımından büyük bir risk taşıyor. Bölge sömürgeci devletleri kadar, emperyalist, gerici bölge devletleri de Kürt ulusal demokratik özgürlük mücadelesini, gerici bölgesel planlarının önünde temel engellerden biri olarak görüyorlar. Bu engeli Kürt halkının mücadelesini ortadan kaldırmanın sadece işgal, sömürgeci savaşlarla olmayacağını da görüyorlar. Politik, ideolojik, örgütsel tasfiye, yok etme konseptini sürdürürken Kürt ulusal demokratik özgürlük mücadelesinin içeriğini boşaltma, zayıflatma, yozlaştırma saldırısı da atbaşı sürdürülmektedir. "Hawpa" ve "Kurdên Nasyonalîst"in son iki yılda ortaya çıkması bu yanıyla tesadüf olmadığı gibi Kürt ulusal özgürlük mücadelesinin gelişim mücadelesinden bağımsız görülemez.

Kendilerini "Kurdên Nasyonalîst" olarak tanımlayan bu grup Qadi Muhammed'i de kendilerine ulusal önder olarak tanımlıyor. Kimdir Qadi Muhammed. Qadi Muhammed, 22 Ocak 1946 yılında 2. emperyalist paylaşım savaşı sonrası Rojhilat'ın Mahabad kentinde kurulan ‘Mahabad Kürt Cumhuriyeti'nin lideridir. "Mahabad Kürt Cumhuriyeti", 11 ay süren kısa ömrüne karşın, tarihsel olarak Kürt ulusal bilincin gelişmesine, önemli katkılarda bulunmuştur. Oluşturduğu özgürlük ortamı, yarattığı kurumsallaşma ve geleneklerle Kürt ulusal mücadelesine çok önemli zengin deneyimler katmıştır. Bu cumhuriyete öncülük eden Qadi Muhammed dönemi içinde tüm dünya ezilen halkları kadar Ortadoğu halklarını da etkisi altına alan Sovyet Halk Cumhuriyetler Birliği ile dolaysız politik-askeri ilişkiler geliştirmiş, Ekim devriminin desteğini de arkalayarak Mahabad Kürt Cumhuriyetini inşa etmiştir. Qadi Muhammed, cumhuriyeti kurarken Kürt toplumunun aşiretsel, feodal yapısını dikkate aldığı kadar bölge halklarının egemen ulus ve devletler karşısında kaderinin ortak olduğunu gördüğü için Azeri halkları, Sovyet halklarıyla dolaysız ilişkiler içinde olmuştur. 11 aylık Cumhuriyet tarihinde atılan adımlar Kürt ulusunun yurtseverlik bilincinin gelişmesi kadar Kürt kadınların emeğinin/değerinin toplum içinde görülebilmesi için mütevazi adımlar atıldı. Bu temelde kadınlar politik örgütlenmeler içinde söz sahibi olmuş, parti örgütlenmelerinde kadın kolları kurulmuş, kadınlar eğitim-öğretim haklarını kazanmışlardır…

Qadi Muhammed ve ırkçılık yan yana getirilemez. Hele Nazizmin ideolojik sembolleriyle birlikte anılamaz. Cumhuriyetin kuruluş hazırlığı döneminde, Hitler Almanyası, tüm dünya ezilen halklarının ve Sovyet Cumhuriyetler Birliğinin düşmanı olarak tüm dünyayı adeta kan gölüne çevirmişti. Dünya halkları, Sovyet halkının, Sovyet Kızıl Ordusunun tarihi direnişi ve savaşımıyla Nazi belasından kurtuldu. Qadi Muhammed Almanya ile ittifak halinde olan İran otoritesinin karşısında Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliğine yüzünü dönmüştür. Onun desteğiyle Mahabad Cumhuriyetini kurmuştur. Qadi Muhammed Kürt halkının, Kürt ulusunun sömürgecilere, işgalcilere karşı sürdürdüğü direniş tarihinin değeridir. Qazi Muhammed ırkçı, milliyetçi Kürtlerin değil Kürt halkının, sosyalist yurtseverlerin, yurtseverlerin ulusal değeridir. Onun adı milliyetçi/faşist argümanlarla birlikte yan yana getirilmesi dahi abestir.

"Kurdên Nasyonalîst" grubunun sosyal medya paylaşımlarında, "Neden Milliyetçilik" açıklamasında şunları söylüyorlar: "Milliyetçilik hepimizin doğuştan sahip olduğu, kendi türünü tercih etmeye yönelik doğal bir içgüdüdür. Bu canlılığın doğal seçimidir. Kendi türü ile hareket etmeyen, bitki, hayvan ve insan yok olma tehlikesi altındadır." Newroz'daki provokatif tutumları sonrası yaptıkları açıklamalarda DEM Partiyi ve Türkiye devrimci, sosyalist hareketi hedefe koyarak Kürt milliyetçiliğini "elzem" olarak tanımlıyorlar.

Bunu yaparken Denizlerden, Kaypakkayalara uzanan faşizme, sömürgeciliğe karşı Kürdistan ve Türkiye halklarının birleşik mücadelesini yok sayıyorlar. Milliyetçi/faşizmin argümanlarından beslenen grup birleşik devrimin değerlerine saldırarak değerlerimizi hiçleştirmeyi amaçlıyor. Kürt halkının Türkiye halklarıyla, Kürt demokratik ulusal özgürlük mücadelesinin Türkiye emekçi sol, sosyalist hareketle kurduğu üçüncü cephe mücadelesi, onun mevzisel kazanımlarının çok özel olarak hedeflendiği de görülüyor. Bu grubun özel bir projenin ürünü olduğunu söylemek çok yanlış olmaz. Ne Kürt halkı ne de Türkiye ezilen halklar bu milliyetçi-faşist Hitler kırması güruha pirim vermeyecektir.