7 Mayıs 2024 Salı

Arjantin'de yeşil dalga tsunamiye dönüştü

Arjantinli kadınların yeşil fularlarıyla doldurdukları meydanlarda sürdürdüğü mücadelesi Aralık ayının son gününde kazanımla sonuçlandı. Birleşik kadın hareketinin gücüne yaslanan Arjantinli kadınlar, sadece erkek egemen iktidara değil aynı zamanda Katolik Kilisesine karşı mücadele etti ve kürtaj hakkını kazandı.

24 Ocak 2021 Arjantin için tarihi bir gün. Arjantinli kadınlar uzun ve zorlu bir mücadelenin sonunda kürtaj hakkını kazandı. 2018 yılında en son Kongre tartışmalarında Senato tarafından reddedilen kürtaj hakkı yasa tasarısına rağmen, mücadelelerinden vazgeçmeyen kadınlar, salgına rağmen sokaklara çıktı, sokakları, meydanları yeşile boyadı. Yürütülen kararlı mücadele sonucu Arjantinli kadınlar, kürtaj hakkını tanıyan 27610 No'lu Yasa'nın (IVE) 24 Ocak 2021 tarihinde yürürlüğe girmesini sağladı. Ve 1921'den beri geçerli olan kürtaj yasağı böylece kaldırılmış oldu.

Kongrenin alt kanadı olan Temsilciler Meclisi'nde onaylanan kürtaj hakkını tanıyan yasa tasarısı 11 Aralık 2020 tarihinde Senato'nun oylamasına sunuldu. 30 Aralık 2020'de uzun saatler süren tartışmanın sonunda 38 lehte, 29 aleyhte ve bir çekimser oyla yasa kabul edildi. Ayrıca hamilelik ve çocukluk kapsamında sağlık hizmetlerini öngören 27611 Nolu yasa da oybirliğiyle Kongre tarafından kabul edildi. O gece parlamento dışında nöbet eyleminde olan on binlerce yeşil fularlı kadın, sevinç çığlıkları ve coşkulu haykırışlarla mücadelenin kazanımını kutladı. Arjantinli kadınlar 2020 yılını bütün kadınlar adına kazanılmış bir zaferle sonuçlandırdı ve dünya çapında kürtaj hakkı mücadelesini ve bütün kadın hakları için yürütülen mücadelelere ivme kazandırdı.

Kürtaj hakkının kazanılmasına dek kadınlar, yalnızca gebenin sağlığı veya hayatı için tehlike, fetal malformasyonlar veya tecavüz durumunda kürtaj yapabiliyordu. Kürtaj yasağı nedeniyle, Arjantin'de yılda ortalama 500 bin kadın güvenceli olmayan "merdiven altı" koşullarda kürtaj yapmak zorunda kalarak, sağlıklarını, yaşamlarını ve özgürlüklerini riske atıyordu.

Emekçi, yoksul kadınlar arasında gönülsüz gebelik bir ölüm kalım meselesine dönüşürken, kadın cinsi içindeki sınıfsal ayrışmaya bağlı olanak eşitsizlik, kürtaj konusunda bütün çıplaklığıyla kendisini dışa vuruyordu.

Yeni düzenlemeyle birlikte kadınlar 14. haftasına kadar hamileliği sonlandırma hakkına sahip oldu. Ve başvuru yaptıktan sonra 10 gün içinde ücretsiz ve güvenceli biçimde kürtaj olma olanağına erişmiş oldu. Yeni yasal düzenlemeyle, tecavüz ve hayati tehlike durumunda 15. haftaya kadar hamileliği sonlandırma hakkı tanınıyor.

Kadınların bütün kazanımlarında olduğu gibi, Arjantin'de kürtaj hakkının kazanılması da büyük mücadelelerin ürünü. Ve bu yasa, sağlıklı olmayan koşullarda yapılan kürtajlardan dolayı hayatını kaybeden binlerce kadının anısına tarihe yazıldı.

Bu kazanım değişik engelleri, zorlukları ve yenilgileri aşarak istikrarlı, ısrarlı ve sokaktan vazgeçmeyen bir mücadeleyle elde edildi.

BİRLEŞİK KADIN MÜCADELESİ KAZANDIRDI
Arjantinli kadınların hak arayışı yolundaki en büyük ve özgün silahı geniş birlikteliklerle yaratılan birleşik mücadele geleneğidir. 1986 yılından itibaren kadın özgürlüğü için mücadele yürüten kadın siyasi özneler her yıl Ulusal Kadın Buluşması (Encuentro Nacional de Mujeres) düzenleyerek, kadınlar adına yeni bir mevzi yarattı.

ULUSAL KADIN BULUŞMASI
Yıldan yıla kitleselleşen ve gelenekselleşen Ulusal Kadın Buluşması, kadın hareketinin birleşik mücadele zeminini sağladı. 2019 yılında düzenlenen en son buluşmaya 200 bin kadın ve LGBTİ+'nın katılımı ile Ulusal Kadın Buluşması bütün geçmiş rekorları kırdı. Ulusal Kadın Buluşması, devrimci, feminist, peronist, reformist kadın örgütlerinin, partilerin sendikaların, LGBTİ+ örgütlerinin, yerli kadınların ve sayısız bireyin katılımıyla birçok mücadele araç ve biçimin, sloganın, kampanya ve fikrin ortaya çıkmasına vesile oldu.

Yeşil fularlarıyla simgeleşen Yasal, Güvenceli ve Ücretsiz Kürtaj Kampanyası 2005 yılında Ulusal Kadın Buluşması'nda doğdu ve büyük bir harekete dönüştü.

KATOLİK KİLİSESİNİN KONUMU SARSILDI
Kürtaj konusundaki mücadele, öncelikle Arjantin'deki Katolik Kilisesi'nin geleneksel olarak etkili konumunu sarstı. Kadınlar, kilisenin kürtaj konusundaki gerici tutumunun dindar kadınlar üzerindeki etkisini kırmak ve kilisenin engellemelerini aşmak zorundaydı.

KAMPANYANIN ÜÇ TEMEL TALEBİ
Yasal, Güvenceli ve Ücretsiz Kürtaj Kampanyası üç talep üzerinden yürütüldü.

■ Karar vermek için cinsel eğitim
■ Kürtaj olmamak için doğum kontrol yöntemleri
■ Ölmemek için yasal kürtaj

Bu talepler etrafında on yıllardır mücadelesi veren kadınlar yerelden kurdukları ağlar ile kitlesel eylemlerin serisini başlattı. Ancak peronist Kristina Kirchner hükümetine umut bağlanması ve yanlış beklentilere girilmesi nedeniyle bir süre kitlesel sokağa çıkışlar durdu.

Ekonomik kriz ve Macri'nin neoliberal hükümetinin politikalarına karşı genç kadınların harekete geçmesi kürtaj kampanyasını yeniden ateşledi.

BİR KİŞİ DAHA EKSİLMEYECEĞİZ ÇAĞRISI
2015 yılında kadın cinayetlerine karşı yükselen "Bir kişi daha eksilmeyeceğiz" çağrısı Arjantin kadın özgürlük mücadelesinde yeni bir eşik yarattı ve kürtaj mücadelesiyle iç içe geçti.

2015 yılından itibaren kadın hareketi muazzam derecede kitleselleşti. Devlet baskısından dolayı yerellerden kürtaj yapmak zorunda kalan kadınlar için acil yardım ağları kuran, olanak sağlayan çok sayıda kadın örgütünün çabaları artık makro düzeyde karşılığını bulmaya başlamıştı.

2018 yılında, kürtaj hakkı için verilen mücadele bir üniversitede yaşanan taciz üzerine fakültelere yayıldı. Üniversitede yaşanan tacizler üzerine fakülteler yakıldı.

Parlamentonun açılmasından bir gün önce, 8 Ağustos 2018 tarihinde, kıtadaki kış mevsimine rağmen milyonlarca kadın yeşil fularlarla 19 saat nöbet eylemi yaptı. Fakat kilisenin yoğun baskısı sonucu Senato, bugün yürürlüğe giren kürtaj yasasına benzer bir yasa tasarısı reddetti.

Bu yenilgiye boyun eğmeyen kadınlar, bedenleri üzerinde erkeklerin hakimiyet kurmasına karşı mücadeleye devam etti. Kesintisiz, sürekli ve ısrarlı biçimde yürütülen mücadele toplumsallaştı, kürtaj hakkı "bütün evlere taşındı". Artık her yerde tartışılan kürtaj hakkı, ülkenin başat siyasi mücadele konularından birine dönüşmüştü. Kadınların mücadelesi herkesi saflarını belirlemeye zorladı.

Ekonomik krizin ortasında 2019 yılında geniş bir seçim birlikteliği olan Frente de Todos adına Devlet Başkanı seçilen peronist Alberto Fernandez, kadın hareketinin desteğini almak için seçim vaatlerinde kürtaj hakkını dile getirdi. Seçildikten sonra pandemi gerekçesiyle vaatlerini yerine getirmeyen Fernandez, yine kadınların ısrarları sonucu harekete geçmek zorunda kaldı.

19 Şubat 2020 günü yapılan bir eylemle bütün ülkede kadınlar, kürtaj hakkını dillendirdi. Bunun sonucunda Fernandez kürtajı bir 'halk sağlığı' sorunu olarak ilan etti ve yasal hale getiren tasarıyı 17 Kasım 2020 tarihinde Kongre'ye sunmak zorunda kaldı.

Kürtaj hakkını tanıyan yasa Arjantin'de tabii ki erkek egemenliğine son vermedi, fakat onu derinden sarstı ve cins özgürlük mücadelesindeki saflaşmayı berraklaştırdı.

Aralık ayında Kongre'de tartışmalar devam ederken kadınların elindeki pek çok pankartta, "Yeşil dalga bir tsunamiye dönüştü" yazıyordu ve bu tsunami artık durdurulamaz. Şimdi, erkek şiddetine, Arjantin ve bütün Latin Amerika'da olduğu gibi haksız yere yargılanan kadınların adalet mücadelesi sürüyor. Ve Arjantinli kadınlar 8 Mart günü ülke çapında gerçekleşecek kadın grevine hazırlanıyor.