18 Mayıs 2024 Cumartesi

TV10 emekçileri: Gazetecilik toplumsal barışa hizmet etmeli

KHK ile kapatılan TV10'un çalışanları ve izleyicileri, televizyonlarının açılması talebiyle 74. kez Galatasaray Meydanı'nda bir araya gelerek, "Bir ülkede gazeteciler, gazetecilik toplumsal barışa hizmet ediyorsa onun adı gazeteciliktir" dedi.
OHAL kararnamesi ile kapatılan TV10'un çalışanları ve izleyicileri, televizyonlarının açılması talebiyle 74. kez Galatasaray Meydanı'nda eylem yaptı.
 
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Eyüp Şubesi üye ve yöneticileri, Cumartesi Anneleri, birçok alevi kurumu destek verdiği eylemde "Alevilerin sesi TV10 susturulamaz" pankartının açıldı. TV10'un tutuklu bulunan çalışanlarının fotoğrafları ve TV10'na ilişkin dövizlerin taşındığı eylemde sık sık, "Alevilerin sesi susturulamaz" ve "Özgür basın susturulamaz" sloganları atıldı.
 
PİRHA Genel Yayın Yönetmeni Turabi Kişin, 74 haftadır Galatasaray Meydanı'nda televizyonlarının açılması için açıklama yaptıklarını dile getirerek, "Basın ve ifade özgürlüğü üzerindeki baskıların son bulması, Türkiye'nin demokratik bir yaşam, toplum, sisteme kavuşması için burada sesimizi duyurmaya çalışıyoruz" diye ifade etti. "Bir ülkede gazeteciler, gazetecilik toplumsal barışa hizmet ediyorsa onun adı gazeteciliktir" diyen Kişin, "Toplumsal barışa hizmet etmiyorsa orada gazeteci ve gazetecilik kirlenmiştir. Gazetecilik eğer demokratikleşme, insan hak ve özgürlüklerine hizmet ediyor bu anlamda bir rol oynuyorsa toplumun vicdanına hitap etmiş demektir" dedi.
 
Bu çerçevede bulundukları ülkede çok ciddi sorunlar yaşadıklarını belirten Kişin, "Basın ahlak ilkeleri, evrensel basın ilkeleri maalesef günümüzde ayaklar altına alındı. Bu anlamda demokratik bir gazeteciliği, insan hak ve özgürlükleri çerçevesinde yapmak isteyenlere de bütün yollar kapatıldı. Kendilerini, düşüncelerini ifade etmek bu anlamda gazetecilik yapma koşulları ortadan kaldırıldı. Buna rağmen hala gazetecilik yapmak isteyenler de ya cezaevlerine konuldu ya da bir şekilde bu işi yapamaz hale getirildi" diye konuştu.  TV10 Yönetim Kurulu Başkanı Veli Büyükşahin, Yayın Kurulu üyesi Veli Haydar Güleç ve kamereman Kemal Demir'in tutuklamalarına değinen Kişin, aylardır cezaevinde olmalarına rağmen hala mahkemelerinin belli olmadığını söyledi.
 
'BASKI VE SİNDİRME POLİTİKASI DEVAM EDİYOR'
 
Ardından söz alan PSAKD Alibeyköy Cemevi Şube Sekreteri Avukat Nebahat Bektaş ise "AKP iktidarı istediği gibi bir toplum yaratmak, istediği modelde tek tip bir toplum görmek için iktidarın ilk günlerinden beri yoğun çaba içinde. Bu çabasına ulaşmasında OHAL sürecinin, KHK'ların verdiği fırsatları ve yetkileri kullanarak yoluna devam ediyor. İktidarın yaratmak istediği tek tip toplum modelinin dışında kalanlara tahammülü olmadığı gibi farklı düşünen, inanan, farklı dilde konuşan, farklı etnik kökenlerden gelen bireylere, farklı duruş sergileye muhalif kesim ve kişilere, demokratik kurumlara uyguladığı baskı ve sindirme politikalarını 2 yıldır hız kesmeden devam ettiriyor" dedi.
 
OHAL ile birlikte tüm muhaliflere savaş açıldığını vurgulayan Bektaş, OHAL ve KHK'lerle adli yargılama, savunma haklarının ortadan kaldırıldığını belirtti. Kapatılmalarda TV10'nun da nasibini aldığını sözlerine ekleyen Bektaş, "Aleviler olarak hak ve hakikatin sesi olan TV10 ve TV10 emekçilerinin mücadelesini kendi mücadelemiz olarak kabul ediyoruz" diye kaydetti.