TEKSİF'ten Tapeten Mensucat patronuna TİS masasına oturma çağrısı

Tapeten Mensucat fabrikasında sendikal çoğunluğu kazanan TEKSİF, patronu TİS için masaya oturmaya, sendikal yetkiyi tanımaya çağırdı. TEKSİF, işçileri de örgütlü mücadeleye çağırdı. 

TEKSİF (Türkiye Tekstil, Örme, Giyim ve Deri Sanayi İşçileri Sendikası) Ankara'da bulunan Tapeten Mensucat fabrikası önünde açıklama yaptı. Basın metnini okuyan TEKSİF Eğitim ve Örgütlenme Sekreteri Ersin Çelik "Sendikamız, 16 Ağustos 2023 tarihinde, şeffaflığı ve güvenilirliği tartışma kabul etmeyen e-devlet sistemi üzerinden yapılan üyelik işlemleri sonucunda, söz konusu işyerinde yetkiyi, yani toplu iş sözleşmesi yapma çoğunluğunu almıştır. Bu sonuç, işçilerimizin örgütlü mücadeleye ve sendikamıza olan güçlü inancının ve demokratik tercihinin bir yansımasıdır" dedi. 

Ancak patron vekillerinin, sırf süreci uzatmak için sendikalı işçilerle bir araya gelmemek ve toplu iş sözleşmesi yapmamak amacıyla, kötü niyetle sendikanın yetkisine itiraz ettiğini söyleyen Çelik, "Sonucunu baştan bildiğimiz bu hukuk mücadelesinde, Teksif Sendikası olarak son derece sabırlı-sağduyulu hareket ederek, yaşanan süreçte gerginliğe değil diyaloğa ışık tutarak, işyeri aleyhine olumsuz bir tutum takınmaktan kaçınan ve hukukun üstünlüğüne olan inancımızı koruyan bir tavır sergiledik. Tıpkı 76 yıllık emek mücadelesinde gösterdiğimiz tutumu sergileyerek" ifadelerini kullandı.

Sendikal yetkinin Yargıtay kararıyla tescillendiğini söyleyen Çelik, şöyle devam etti: "Tüm süreçler ve geçen zaman; emekten yana, işçiden yana, toplu sözleşmeden yana olgunlaşmış ve işverene bir kez daha diyalog için bir şans daha tanımıştır. İşçilerin bu kadar meşru bir duruma gelmesine rağmen ne yazık ki, işveren tarafı, her türlü iyi niyet çağrımıza, kendilerine yıllarca hizmet eden, milyonlarca TL kazandıran ve Anayasal bir hak olan sendikalı çalışma ve toplu sözleşme hakkını kullanmak isteyen işçilerimize rağmen, bu kez de süreci 'anlaşmazlık' tutumuyla tıkama yoluna gitmiştir. Tapeten Mensucat işvereninin bu tutumu, sözde yasal bir zeminmiş gibi gösterilmeye çalışılsa da gerçekte; işçilerin toplu sözleşme hakkını tanımamak, kendilerine yıllardır emek veren işçilerle müzakere etme zahmetine dahi girmemek ve süreci çözümcü bir anlayışla değil, tamamen bir kâr-zarar hesabıyla bloke etmektir. Buradan bir kez daha tüm kamuoyunun bilgisine sunuyoruz."

İşçilerin hakları için mücadeleyi sürdüreceklerini dile getiren Çelik, "Emeğin ve alın terinin haklı ve meşru hattındaki yolculuğumuz devam edecektir. İşveren tarafını, bu hukuki ve insani zeminde, sözleşme masasına oturmaya, süreci daha fazla tıkamadan ilerlemeye ve demokratik bir hak arayışı olan sendikal örgütlülüğü tanımaya davet ediyoruz" ifadelerini kullandı. 

Eylem sloganlarla sona erdi.