Öğrenci Dayanışması: Suruç davasını tüm halklar sahiplenmeli

Suruç katliamının faşizmin kurumsallaştırılmasının ilk adımlarından olduğunu kaydeden Öğrenci Dayanışması'ndan Doğan Nur, bu nedenle katliam için yürütülen adalet mücadelesini sadece gençliğin değil tüm kamuoyunun sahiplenmesi gerektiğinin altını çizdi. Nur, 7. yılında Suruç için adaleti sokakta aramak ve mücadeleyi yükseltmek için Kadıköy'deki anmaya çağrı yaptı.

Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu'nun (SGDF), "Beraber savunduk beraber inşa edeceğiz" kampanyası çok sayıda gençlik örgütünün katılımıyla örgütlendi. Suruç katliamının hemen ardından bir araya gelen gençlik örgütleri sokak sokak adalet mücadelesini sürdürdü. Tüm saldırılara, baskılara anmalara yönelik işkenceli polis saldırısına birleşik mücadelenin direnişiyle yanıt verildi.

Katliamın 7. yılında da gençlik örgütleri yine bir araya gelerek gerçekleştirdikleri sokak eylemleri ve etkinliklerle 33'leri anmaya çağırıyor...

Gençlik örgütleriyle Suruç katliamının 7. yılında yürütülen çalışmaları konuştuk. Öğrenci Dayanışması'ndan Doğan Nur, Suruç katliamının Türkiye siyasi tarihi bakımından özel ve önemli bir noktada durduğunun altını çizdi.

'SURUÇ İKTİDARIN AÇTIĞI SAVAŞIN İLK ADIMIDIR'
HDP'nin 7 Haziran zaferini hazmedemeyen saray rejiminin, intikam almak için başlattığı savaşın ilk hamlesinin Suruç katliamı olduğuna dikkat çeken Nur, "Öncesinde HDP'nin haziran mitingine yönelik bir saldırı gerçekleşti. Henüz seçim olmamıştı. Fakat iktidarın seçimleri tanımayıp, yenileyebilmek için başlattığı savaşın ilk adımıdır Suruç" dedi.

'TÜM HALKLAR SAHİPLENMELİ'
Suruç katliamının sadece SGDF'ye yönelik değil demokrasi mücadelesini sürdürmek ve büyütmek isteyenlere yönelik olduğunu dile getiren Nur, "Erdoğan'ın tek adam rejimini, faşizmi kurumsallaştırmasının da ilk adımlarından biri ve Gezi'nin intikamıydı Suruç katliamı. Bu nedenle sadece gençler değil tüm halklar sahiplenmeli Suruç davasını" ifadesini kullandı.

'SOKAKTA ÖRGÜTLÜ MÜCADELEYİ YÜKSELTMELİYİZ'
Gençlik mücadelesine yönelik son dönem artan saldırılara dikkat çeken Nur, şöyle devam etti: "Erdoğan 15 Temmuz sonrası saldırılarını yoğunlaştırdı. Bu alanlardan biri de üniversite ve gençlik mücadelesi. Çünkü gençlik '68 kuşağından bu yana sokağın dinamiği, devrimci mücadelenin en önemli aracı, ana dinamiği. Bu nedenle gençliği bastırmaya ve sindirmeye çalışıyor. Sokağın kriminalize edildiği, muhalif güçlerin seçim vaadiyle sokağa çıkmasının önünü kesmeye çalıştığı, düzen partilerine bel bağlamak istediği bu süreçte sokakta örgütlü mücadeleyi yükseltmek çok önemli" dedi.

'FAŞİZME SOKAKTA CEVAP VERMEK ÇOK ÖNEMLİ'
Saldırıların ideolojik ve hegemonik olduğunu belirten Nur, bireycilleştirme ve bencilleştirmeye iten bir süreç olduğunu kaydetti. Bugün bakımından örgütlü mücadele ve dayanışma önceki yıllardan daha elzem olduğunu vurgulayan Nur, "Çünkü düzen güçleri bizden önce örgütlülüğümüzü çaldı; dayanışmamızı, birlikteliğimizi, yan yana gelişimizi çaldı. Bu açıdan yan yana gelmek, ortak ses çıkarmak, faşizmin kurumsallaştırılmaya çalışıldığı bugünlerde sokaktan cevap vermek ve Suruç için adalet mücadelesini buradan kurmak bizim için çok önemli" diye ekledi.

'SARAYLARDAN ADALET BEKLENTİMİZ YOK'
Adalet saraylarından adalet beklemediklerini kaydeden Nur, "Biliyoruz ki adalet saraylarından çıkacak bir adalet anlayışı gerçek bir adalet değil, hele ki geç kalmış bir adalet hiç adalet değil. Yaklaşık 6 buçuk yıldır süren davada organize olan katliamda tek bir kişiye ceza verildi. Bu nedenle adalet arayışını, mücadelesini sokakta büyütebiliriz" diye vurguladı.

KADIKÖY EYLEMİNE ÇAĞRI
Nur, Suruç başta olmak üzere tüm katliamların hesabını sormak için 7. yılında "Suruç için adalet herkes için" adalet şiarıyla Süreyya Operası önünde düzenlenecek eyleme katılarak mücadeleyi yükseltme çağrısında bulundu.

Gençlik örgütleriyle gerçekleştirdiğimiz Suruç özel söyleşimiz yarın Gençlik Komünleri'nden Arda Yüksel ile devam edecek...