8 Kasım 2025 Cumartesi

Kuyu Tipleri Kapatılsın İnisiyatifi, kuruluşunu duyurdu

Kuruluşunu duyuran Kuyu Tipleri Kapatılsın İnisiyatifi, herkesi kuyu tipi hapishanelere karşı mücadeleyi büyütmeye, içeride direnen devrimci tutsakların sesi olmaya çağırdı.

Kuyu Tipleri Kapatılsın İnisiyatifi, yaptığı yazılı açıklamayla kuruluşunu duyurdu.

Egemenlerin her dönem sokakta mücadele yürütenlere dönük saldırı halinde olduğu belirtilen açıklamada, toplumu ve devrimci güçleri teslim alabilmek için hapishanelerin en etkin araçlardan biri olarak kullanıldığı kaydedildi.

Hapishanelerde baskı ve tecridin boyutunun sürekli derinleştirildiği vurgulanan açıklamada, "Yaşadığımız topraklarda ve dünya genelinde egemenlere karşı en önde çarpışan kuvvetler her zaman hapishanelerle ıslah edilmeye çalışılmış, ancak karşılarında direnen ve mücadele yürüten, teslim olmayan devrimci tutsak gerçeğiyle yüzleşmek zorunda kalmışlardır. Haliyle hapishaneler coğrafyamızda da dünyada da egemenlere karşı mücadelenin sıcak ve sert bir cephesi olmuştur" denildi.

Devletin 2015'ten bu yana yürüttüğü topyekun saldırı sürecinden nasibini en çok devrimci tutsakların aldığına işaret edilen açıklamada, "Devrimci tutsakların birçok hakkı gasp edildi, devrimci yurtsever basının hapishanelere girmesi engellendi. İdare gözlem kurulu kararlarıyla infaz yakmalar sıradanlaştırıldı, disiplin cezaları arttırıldı. Güvenlik soruşturmaları gerekçe yapılarak arkadaş görüşleri engellendi, hasta tutsakların tedavi ve yaşam hakkı gasp edilerek ölüme terk edildi, dışarıdan tutsaklarla dayanışan para, mektup yollayan, görüşçü olanlar operasyonlarla gözaltına alınıp tutuklandı" ifadeleri kullanıldı.

'KUYU TİPLERİNDE TECRİT DERİNLEŞTİRİLİYOR'
2021 yılından itibaren S, Y, R ve Yüksek Güvenlikli olarka bilinen, devrimci demokratik kamuoyu tarafından "kuyu tipi hapishaneler" olarak tariflenen hapishanelerle saldırının bir üst boyuta sıçratıldığı kaydedilen açıklamada, "Bu hapishaneler mimari olarak tutsaklara yönelik tecridi koyulaştırmak ve hayattan, dışarıdan daha fazla soyutlamak için özel olarak tasarlandı. Havalandırmaları olmayan tekli hücre sistemi üzerine kurulu, gün doğumundan gün batımına kadar havalandırma hakkının hiç olmadığı veya 1.5-2 saatle sınırlandırıldığı ve infaz rejiminin fiilen değiştirildiği hapishaneler burası. Pencerelerdeki çift tel örgülerden ve mimari yapıdan dolayı hava akımının olmadığı, güneşin dahi girmediği bu hapishanelerle tecrit derinleştiriliyor, devrimci tutsaklara dönük örgütsüzleştirme saldırısı başka bir boyuta taşınıyor" denildi.

'ÇOK SAYIDA DEVRİMCİ TUTSAK ÖLÜM ORUCU VE AÇLIK GREVİNİ SÜRDÜRÜYOR'
Devrimci tutsakların ise açlık grevleri, ölüm oruçları, slogan atma ve kapı dövme gibi eylem biçimleriyle bu saldırıya direndiği belirtilen açıklamada, "Serkan Onur Yılmaz'la birlikte bir çok devrimci tutsak süresiz açlık grevi ve ölüm orucu direnişini sürdürüyor. Tutsakların direnişi ve mücadelelerin sonucunda dışarıda da ciddi bir kamuoyu oluştu. Değişik toplumsal kesimler ve mücadeleci güçler 'Kuyu tipleri kapatılsın' talebini yükseltti, tutumlarını ortaya koydu" ifadeleri kullanıldı.

'HERKESİ BU MÜCADELEYİ BÜYÜTMEYE ÇAĞIRIYORUZ'
Kuyu tiplerinin sadece devrimci tutsakların değil bu düzene karşı çıkan herkesin sorunu olduğu vurgulanan açıklama, şöyle devam etti: "Bu saldırı aynı zamanda dışarıda işçi sınıfının ve emekçilerin, kadınların, gençlerin, Kürtlerin, Alevilerin, ekolojistlerin, LGBTİ+'ların yürüttüğü mücadeleye gözdağıdır. 19 Mart sonrası gelişen halk hareketinde de gördük ki, itiraz eden her kesim kendisini bu hapishanelerde bulabiliyor. Dolayısıyla bizler hem bu saldırıyı püskürtmek hem de hapishanelerde ve kuyu tiplerinde direnen devrimci tutsakların sesi olmak, onların mücadelesini yükseltmek, seslerini dışarıda çoğaltmak için yola çıkıyoruz. Tüm demokratik kitle örgütlerini, siyasi partileri, sendikaları ve emek örgütlerini, insan hakları kurumlarını, hukuk örgütlerini, Alevi örgütlerini, yöre derneklerini ve en çok da işçi emekçi halkı kuyu tipi hapishanelerin kapatılması mücadelesine katılmaya, Kuyu Tipleri Kapatılsın İnisiyatifi'ne dahil olmaya; onun çalışmalarına omuz vermeye, ortak çalışmalar yürütmeye, içerideki direnişin sesini çoğaltmaya ve bu mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz."