18 Mayıs 2024 Cumartesi

Hapishaneler raporu: Bağımsız denetim mekanizmalarının önü açılmalı

Ege bölgesi hapishanelerine ilişkin hak ihlalleri raporunu açıklayan ÖHD İzmir Şubesi, hak ihlallerinin giderek arttığını belirterek, hapishanelerde bağımsız denetim mekanizmalarının inceleme yapmasına izin verilmesi gerektiğini belirtti.

Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) İzmir Şubesi Hapishane Komisyonu, 2023 yılı Ege hapishanelerinde yaşanan hak ihlallerine ilişkin raporunu dernek binasında açıkladı. Rapor İzmir, Denizli, Muğla, Balıkesir illerinde bulunan 17 hapishanedeki siyasi tutsaklarla yapılan görüşmeler sonucu hazırlandı.

Raporu kamuoyuyla paylaşan avukat Eylem Zengin, bütün girişimlerine rağmen hasta tutsaklar için hiçbir adımın atılmadığını söyledi. "Yapılan tespitler, hastalıkların bizzat hapishane koşullarından kaynaklandığını, hastalıklara ilişkin teşhis ve tedavi koşullarının ise hapishane idaresi tarafından engellendiğini göstermektedir" diyen Zengin, tutsakların sevk edildiği hastanelerde muayenelerin baştan savma yapıldığını, tutsaklara kelepçeli muayene dayatması yapıldığını aktardı.

Tutsakların maruz kaldığı hak ihlallerinin nitelik ve nicelik yönüyle arttığını belirten Zengin, ihlallerin başında ise işkence yasağı ve kötü muamele geldiğini belirtti. Ailelerinden uzak bölgelere gönderilen tutsakların yakınlarının görüş için uzun yollar katetmek zorunda kaldığını dile getiren Zengin, "Bu sebeple mahpuslara daha fazla telefon hakkı ve görüntülü konuşma sağlanmalı ve en azından ziyaretçi listesindeki kişilerle telefon ile görüşebilme imkanı sağlanmalıdır. Bir başka husus ise; mahpusların açık görüş sürelerinin kısa olmasıdır. Bu nedenle birçok mahpus, ailesinin uzak şehirlerde olması sebebi ile iki gün yol yapmamaları için ailelerinin gelmelerini istememektedir. Adli mahpuslar için sağlanan görüntülü görüşme hakkı, hala siyasi mahpuslar için sağlanmamaktadır. Hapishanelerdeki bu tür ayrımcı uygulamalara derhal son verilmelidir" dedi.

'İDARE YARGININ YERİNE GEÇTİ'
Gazete, dergi ve kitapların keyfi olarak yasaklanmaya devam edildiğini dile getiren Zengin, ortak sorunlardan birinin de tutsakların verdiği dilekçelerin akıbetlerinin bilinmemesi olduğunu söyledi. "Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmelik" ile hapishane idarelerinin kendini yargı yerine koyduğunu kaydeden Zengin, "Bu da hapishane idarelerinin mahpuslara karşı sınırsız yetkiyle donatılarak keyfi kararlar alabileceği anlamına gelmektedir. Son birkaç ayda koşullu salıverilme tarihi geldiği halde haklarında 'iyi halli olmadıklarına' yönelik kararlar verilen mahpusların tahliyeleri bu keyfi kararlarla engellenmiştir" dedi.

Hapishane idarelerinin yeni yönetmelikle kendilerine verilen yetkiyi kötüye kullandığını belirten Zengin, "Bunun en son örneğini İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Hapishanesi'nde tutulan, 30 yıllık hapis cezasını tamamlamış ve koşullu salıverilme tarihi 28 Nisan 2024 olmasına rağmen keyfi olarak serbest bırakılmayan Veysi Aktaş'ta görebiliyoruz. Veysi Aktaş'ın koşullu salıverilme tarihi keyfi bir şekilde 12 ay uzatılmış, hukuka aykırı bir şekilde avukatlarına sadece sözlü olarak bu bilgi verilmiş ve karara karşı itiraz etme hakları da ellerinden alınmıştır" ifadelerini kullandı.

'BAĞIMSIZ DENETİM MEKANİZMALARININ ÖNÜ AÇILMALI'
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Hapishanesi'nde tutulan tutsaklara 7 Ağustos 2019'dan beri ağır tecrit uygulandığını belirten Zengin, taleplerini şöyle sıraladı: "Yerel ve uluslararası mevzuat hükümlerine uygun şekilde, 'bağımsız' ulusal ve uluslararası heyetlerin etkin denetim mekanizmalarının oluşturulmasının önü açılmalıdır. Hapishanelere bağımsız sağlık kurullarının girmesine ve inceleme yapmasına izin verilmelidir. Hapishanelerin denetiminde başta bağımsız meslek kuruluşları ve insan hakları örgütleri olmak üzere ilgili kuruluşların yer alacakları şekilde yasal düzenlemeler yapılarak, hapishanelerin incelemeye açılması sağlanmalıdır. Tüm bu değerlendirmeler ışığında; hapishanelerde yaşanan hak ihlallerine son verilerek, kişi onuruna yaraşır muamele yapılması, mahpuslara yönelik işkence, kötü muamele ve insan onuruna aykırı davranış yasağı kapsamında muamelelerin ve diğer hak ihlallerinin ortadan kaldırılması hususunda Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, Kamu Denetçiliği Kurumu, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ve ilgili tüm kurum ve kuruluşları görevlerini yapmaya çağırıyoruz."