16 Mayıs 2024 Perşembe

Alıcı: Kurumda tutuklu bulunan avukat

Müvekkiliyle ilgili Anayasa Mahkemesi kararını hapishanede tebliğ alan Av. Özlem Gümüştaş, ?Hapishane meslek mekanlarından biriymiş gibi mahkemelerle iletişime alışmayıp 'burası yeri değil' mi demeli yoksa 'evet avukatım ve bu meslek kapatılma biçimlerini tanımaz' mı demeli?" dedi.
AKP/Saray rejiminin faşist uygulamaları hemen her gün karşımıza "bu da mı oldu" dedirten olaylar çıkarıyor. İşte onlardan birisi. Anayasa Mahkemesi, bir başvurucuyla ilgili aldığı kararı avukatına tebliğ etti. Ancak avukatın bürosu artık hapishane olunca, alıcı adresi Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi oldu.         
 
AKP'nin ezilenlerin savunmanlarına yönelik baskıları kapsamında OHAL sürecinde çok sayıda avukat tutuklandı. Onlardan birisi de Ezilenlerin Hukuk Bürosu avukatlarından Özlem Gümüştaş. 25 Ekim 2017 tarihinde tutuklanarak Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi'ne konulan Av. Gümüştaş, mesleğini burada da yürütüyor. Yargı makamları da tebliğleri hapishaneye gönderiyor. 
 
Devrimci tutsak Hasan Polat'ın avukatı Özlem Gümüştaş'a geçtiğimiz günlerde Anayasa Mahkemesi tarafından bir tebligat yapıldı. Polat'a verilen bir disiplin cezasıyla ilgili kararı Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi'nde tebliğ alan Gümüştaş, avukatlık mesleğini burada da sürdüğünü belirtti.
 
Gümüştaş, şunları yazdı: "4 aydır tutsağım. Müvekkillerimin olduğu bir koğuşta kalıyorum. Bu süre içinde bir müvekkilimin Yargıtay duruşması geldi, yeniden savunma hazırladım kendisiyle. Şimdi de tefhim gününü bekliyoruz. 3 müvekkilimin duruşmasına birlikte hazırlandık, tahliye oldular, kapıdan uğurladım. Birinin davası ben buradayken açıldı, beraber sorguya hazırlandık. Sonra onu da uğurladım.” 
 
Gümüştaş, diğer hapishanelerde bulunan müvekkillerine de yazışarak hukuki destek sunduğunu anlattı.
 
Gümüştaş, şöyle devam etti: "Mesleğimi buradayım diye es geçecek değilim, üstelik hak mücadelesinin önemli bir sahasındayken. Fakat Anayasa Mahkemesi'nden avukat olarak karar tebliği almak itiraf etmeliyim ki ilginçti. Hapishane meslek mekanlarından biriymiş gibi mahkemelerle iletişime alışmayıp 'burası yeri değil' mi demeli yoksa 'evet avukatım ve bu meslek kapatılma biçimlerini tanımaz' mı demeli? Ben şimdi kararı tebliğ aldım. Avukat olarak gerekeni yapacağım. Kapatılma biçimleri ve hukukun üstünlüğü üzerine sonra düşünürüm ama esaslı sorum; hapishanede avukat gerçeğine hiçbir biçimde temas etmeyen İstanbul Barosu ve Türkiye Barolar Birliği'ne."