Sîdwo: Dürzi halkının arkasında durmalıyız

HTŞ çetelerinin saldırılarına karşı Dürzi halkının örgütlenmesi ve özsavunmasını kullanması gerektiğini söyleyen TKŞ temsilcilerinden Sîdwo, Alevi halkına yönelik katliam saldırılarına karşı sergilenen dayanışmayı örnek gösterdi. Sîdwo, "Kuzey ve Doğu Suriye halkları olarak, tavır ve duruş olarak Dürzi halkının arkasında durmalıyız. Suriye'nin içerisinde yaşanan halkları yok etmeye yönelik olan bu saldırıları kınıyoruz" dedi.
Cihatçı faşist HTŞ çetelerinin Dürzi halkına yönelik saldırıları sürüyor. Emperyalist devletlerin desteğiyle hareket eden HTŞ çetelerine karşı Dürzilerin yerel silahlı güçleri de karşılık veriyor. Dürzilere yönelik saldırıları, halkın direnişini Komünist Devrimci Hareket (TKŞ) temsilcilerinden Cemil Sîdwo ile konuştuk.
Alevi halkına yönelik saldırıların bugün Dürzilere yapıldığını dile getiren Sîdwo, Ortadoğu'da emperyalist devletlerin bu saldırılardaki rolüne dikkat çekti. Filistin halkına yönelik soykırım saldırılarını hatırlatan Sîdwo, bu saldırıların Suriye'de de yaşandığını belirtti. Emperyalistlerin desteğini arkasına alan HTŞ'nin 50 bin Aleviyi katlettiğini, şimdi de Dürzilere saldırdığını söyleyen Sîdwo, "Ceremana, Sehnaya saldırdılar, Süveda'ya saldırmak istiyorlar. Burada bir kez daha Dürzi halkına yönelik katliam gerçekleştirmek istiyorlar."
'ARAP HALKLARINA DA SALDIRABİLİRLER'
Halkların birliğinin önemine dikkat çeken Sîdwo, "Birincisi, bu saldırıların önünü almak için, Suriye'nin içerisinde halkların birliğinin sağlanması lazım. El ele verip bu katliamların tekrarlanmasını engellememiz gerekiyor. Suriye'nin içerisinde yaşayan Kürt, Arap, Süryan, Asuri, Dürzi, Alevi halklar olarak bu katliamların karşısında durmalıyız. Halkları yok etmek istiyorlar bunun önüne geçmemiz lazım. Yapılan katliamlarda DAİŞ'in rengini görüyoruz. HTŞ hükümetinin içerisindeki güçler tam olarak cihadist ve politik islamcı. Halkaları yok etmek istiyorlar, dün nasıl Alevilere saldırdılarsa bugün Dürzilere yarında Kürtlere saldırırlar. HTŞ çetelerinin bu saldırılarla Süveyda halkının iradesini kırmayı amaçladığını belirten Sîdwo, sonuç aldıkları durumda Şam'da, Halep ve Humus'ta kendilerinden yana olmayan Arap halklarına da bu katliam saldırılarını yapabilirler" dedi.
'TİŞRÎN DİRENİŞİ ÇETELERE GERİ ADIM ATTIRDI'
Direniş ve örgütlülükle çetelerin saldırılarının boşa çıkarılabileceğini ifade eden Sîdwo, "Nasıl ki Kuzey ve Doğu Suriye gücüyle, örgütlülüğüyle Tişrîn barajını savundu ve 110 günü aşan bir direnişle Türk devletinin çetelerine geri adım attırmayı başardı. Bu yüzden biz diyoruz ki Dürzi halkları da direnişiyle, duruşuyla bu çetelere karşı durabilir" ifadelerini kullandı.
'DÜRZİ HALKI ÖRGÜTLÜLÜĞÜNÜ GÜÇLENDİRMELİ'
Cemil Sîdwo, şöyle devam etti: "Dürzi halkına yönelik bir katliamın gelişmemesi için Dürzi halkı örgütlenmesini ve birliğini güçlendirmeli. Teslimiyeti asla kabul etmemeliler. Parçalanmamalı birlik içerisinde tek ses, tek duruş sahibi olarak bu katliamların önünü alabilirler. Biz de Kuzey ve Doğu Suriye halkları olarak, tavır ve duruş olarak Dürzi halkının arkasında durmalıyız. Suriye'nin içerisinde yaşanan halkları yok etmeye yönelik olan bu saldırıları kınıyoruz. Nasıl ki Alevi halkıyla dayanışma içerisinde olduysak Dürzi halkıyla da dayanışma içerisinde olmalıyız."