Öğrenciler Beyazıt'tan seslendi: Özgürlük yürüyüşümüz sürüyor
Tutuklamaları protesto eden öğrenciler tutuklanan arkadaşlarını geride bırakmayacaklarını vurgulayarak, "Sokaklarda, kampüslerde, bulunduğumuz her alanda özgürlük mücadelesini büyütmeye devam edeceğiz" dedi.
Üniversite Öğrencileri, MESEM ve 19 Mart eylemlerinde tutuklanan öğrenciler için Esnaf Lokantası'ndan Beyazıt Ana Kapı'ya yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüşte "Özgürlük yürüyüşümüz sürüyor. Hepimiz oradaydık" pankartı açılırken "Gençlik sokağa hesap sormaya", "Kuyu tiplerine karşı gençlik burada" dövizleri taşındı. Öğrenciler "YÖK, polis, medya bu abluka dağıtılacak", "Yaşasın devrimci dayanışma" sloganları attı. Yürüyüşün ardından Beyazıt Ana Kapı'ya gelen öğrenciler basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın metnini Hazal Yiğit okudu.
Yiğit, "Biz öğrenciler 19 Mart'ta, bundan tam dokuz ay önce bu meydanda üzerimize çöken devasa karanlığı teşhir ettik. Üniversitelerimizi rant kapısına çeviren, dört bir yanımızı kayyumlarla kuşatan, ülkücü çeteleri kampüslerimize sokan iktidarın tahtını sarstık. Gücünü tarihselliğinden alan bu başkaldırı bizler için yolunu uzun zamandır yaptığımız önemli bir dönemeçti. Gençliğin itirazı o gün tam da burada bir daha geri çekilmemek üzere elini yükseltti. Bu tutuklamalar münferit değildir. Gün geçmiyor ki AKP iktidarı, elinde tuttuğu tüm baskı aygıtlarıyla sallanmakta olan korku iktidarını tehdit eden her unsura saldırmasın" diye konuştu.
'KORKU DUVARLARINI YIKAN GÜÇ GENÇLİKTİR'
Tutuklamaların hukuki değil politik olduğuna dikkat çeken Yiğit, "Tutuklanan arkadaşlarımız, gençliğin işçi sınıfıyla buluştuğu her alanda sorumluluk almış, işçi sınıfının mücadelesini sürdürmüş, asgari ücret mücadelesini yürütmüş, son günlerde MESEM'lerde sömürülen, iş cinayetlerinde katledilen çocuk işçilere karşı eylemler örgütlemiş, çocuk işçi sömürüsünü teşhir etmişti. Gençliğin mücadelesi, işçi sınıfının mücadelesinden ayrı değildir. İktidarın korkusu; gençliğin, işçi sınıfının sömürüsüne karşı saf tutması, bu düzenin karşısında ortak bir mücadele hattı örmesidir. Nitekim geçtiğimiz günlerde, MESEM'lere ve çocuk işçiliğine karşı eylem yaptıkları için 16 arkadaşımızın tutuklanması da bu saldırının bir parçasıdır. Yirmi yılı aşkın süredir korku üzerine inşa edilen bu iktidar, son yıllarda ayakta kalabilmek için baskıyı derinleştirmekte, özellikle gençliği hedef almaktadır. Çünkü biliyorlar ki korku duvarlarını yıkan, bu düzenin karşısında en kararlı biçimde duran güç gençliktir" dedi.
'HEPİMİZ ORADAYDIK'
Tutsak öğrencileri alana kadar mücadelelerini sürdüreceklerini ifade eden Yiğit, şöyle devam etti: "Mert'i, Halil'i, Kaan'ı, Berdan'ı; omuz omuza barikatları aştığımız tek bir arkadaşımızı size bırakmayacağız. Baskılarınızla, gözaltı ve tutuklamalarınızla bir adım geri atmayacağımızı göstermek için tutuklanan dört arkadaşımız için hepimiz oradaydık diyoruz. Çabalarınız nafile, bir gider bin geliriz. Birlikte yürüdük, birlikte direndik, arkadaşlarımızı birlikte savunmaya devam edeceğiz. Buradan 19 Mart'ın dokuzuncu ayında bir kez daha söylüyoruz: Tutuklanan arkadaşlarımız derhal serbest bırakılsın, demokratik haklarını kullanan gençlere yönelik baskılar son bulsun, yargı eliyle yürütülen siyasi operasyonlara derhal son verilsin. Gençlik susmayacak, geri adım atmayacak. Sokaklarda, kampüslerde, bulunduğumuz her alanda özgürlük mücadelesini büyütmeye devam edeceğiz. Çünkü bu ülkenin geleceği baskıyla değil, gençliğin cüretiyle şekillenecek."