20 Nisan 2024 Cumartesi

Kışlada Kürt askere ırkçı saldırı: Can güvenliğim yok

Edirne'de zorunlu askerlik yapan Çetin Doğan, "Keşke Kürtçe eğitim alsaydık" dediği için iki askerin saldırısına uğradı, kafasından silah parçalandı. Doğan'ın alnında ve burnunda kırıklar oluştu. Suç duyurusunda bulunan Doğan, bazı komutanların saldırganlara sahip çıktığını ve can güvenliğinin olmadığını söyledi.

Edirne'nin Süloğlu ilçesinde bulunan 54. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı'nda zorunluk askerlik yapan Çetin Doğan, bir grup askerin ırkçı saldırısına maruz kaldı. 

Doğan, 15 Ağustos'ta Kürtçe konuştuğu ve Kürtçe eğitimi savunduğu için askerlerin saldırısına uğradı. HK33 piyade tüfeği ile saldırıya uğrayan Doğan'ın burun ve alın kemiği kırıldı, kaburgası çatladı ve bacaklarında morluklar oluştu. Doğan, saldırının ardından kaldırıldığı hastanede 3 gün tedavi görde ve yüzündeki kırıklar nedeniyle ameliyat oldu.

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU
Taburcu olan Doğan, saldırıya ilişkin Ankara'da Adalet Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı yetkilileri ile görüştü, ancak bir sonuç alınamadı, Bunun üzerine hava değişimi alan Doğan, memleketi Mardin'e geldi ardından da Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Doğan, verdiği dilekçede, bulunduğu askeri birlikte karşılaştığı Kürt kökenli arkadaşları ile Kürtçe konuştuklarını duyan askerlerin saldırısına uğradığını anlattı. Doğan, sorumluların, "Öldürmeye teşebbüs, darp, kasten yaralama, hakaret, tehdit, sinkaflı küfür, suç uydurma, dil ve ırk ayrımcılığı yapmak" gibi suçlamalardan cezalandırılmasını istedi.

Yaşananları Mezopotamya Ajansı'na anlatan Doğan, 4 kardeşinin de şu an zorunlu askerlik yaptığını ve askerde kendisinin terzilik yaptığını aktardı. Saldırı öncesinde Y.K. ve U.Y. isimli askerlerin kendisi gibi Kürt olan askerler ile Kürtçe konuşmasına şahit olduklarını belirten Doğan, saldırgan askerlerin çağrısı üzerine yanlarına gittiğini, açılan sohbette ise konunun Kürtlere geldiğini söyledi. Doğan, sohbet sırasında "Urfalı benim kardeşimdir, Vanlı kardeşimdir, Şırnaklı kardeşimdir. Hepimiz Kürt'üz ama birbirimizi anlamıyoruz. Keşke Kürtçe eğitim alsaydık. Kendi eğitimimizi alsaydık birbirimizi anlamamız daha iyi olurdu" dediğini ve bunun üzerine askerlerin bakışlarının değiştiğini dile getirdi. Doğan, bu konuşmanın ardından Y.K. ve U.Y. isimli askerlerin kendisini bir kez daha çağırdığını ve dere yatağına yakın bir yere gittiklerini kaydetti. Doğan, çağrıldığı yerde kamera olmadığını ve bunun kasıtlı bir şekilde yapıldığını ifade etti.

'PLANLI VE KASTEN YAPILAN BİR ŞEY'
Y.K.'nin kendisini konuşmaya tuttuğunu söyleyen Doğan, sonrasında yaşananları şöyle anlattı: "U.Y. ile aramızda ne bir tartışma ne de bir konuşma geçti. Arkamı döndüm 'şehitlerin hesabını ödeyeceksin' dedi ve yüzüme silahı vurdu. 9 tane dikiş atıldı, burnum kırıldı. Yere düşerken yerde darp etmeye başladılar, silahın kalan parçaları ile. Kaburgamda bir çatlak var. Halen de zorluk çekiyorum. Tekmeledikleri için iz yok ama darp raporunda yer alıyor zaten. Bunlar olaydan 10-15 dakika önce kendi aralarında konuşmuşlar. Bu planlı bir şey, bu kasten yapılan bir şey."

KOMUTANDAN SALDIRGANLARA DESTEK
Kim olduğunu bilmediği bir kişi tarafından saldırganların elinden alındığını dile getiren Doğan, hastaneye kaldırıldığını ve taburcu edildikten sonra kışlaya geri döndüğünü ifade etti. Geri döndüğünde saldırganlarla karşılaştığını söyleyen Doğan, saldırganların komutanlara kendisi hakkında "terörist" dediğini ve komutanların da bu söylem doğrultusunda bir yaklaşım sergilediklerini kaydetti.

Doğan, komutanlardan A.A.'nın, "Sen bir teröristsin, bir kalleşsin, seni nasıl askeriyenin içine almışlar" dediğini aktardı. Sadece T. adlı bir yüzbaşının kendisine sahip çıktığını ve canını ona borçlu olduğunu ifade eden Çetin, izin alarak kışladan ayrıldığını ve bu sırada da linç edilmekten son anda kurtulduğunu belirtti. Doğan, "Ne biletim kesildi ne refakatçi verdiler. Yüzüm alçılı, bu halde saat 15.00'da hastaneden çıktım, saat 17.00 da beni gönderdiler" dedi.

'KIŞLADA KÜRT ASKERLERİN CAN GÜVENLİĞİ YOK'
Sonrasında Genelkurmay Başkanlığı'na gittiğini ve bir yetkilinin "Elimizden gelen bir şey yok. Olay yargıda" dediğini paylaştı. Irkçı saldıray maruz kaldığı kışladaki askerlerin can güvenliğinden endişe ettiğini söyleyen Doğan, gittiği hiçbir yetkiliden olumlu cevap alamadığını söyledi. Davasının peşinde olacağını vurgulayan Doğan, önümüzdeki günlerde yeniden Edirne'ye kışlaya gitmek zorunda olduğuna işaret ederek, "Can güvenliğim yok. Gidemeyeceğim. Psikolojim bozuk. 1'inci ordu Komutanlığına gideceğim" dedi.

KARA KUVVETLERİ: YASAL İŞLEM BAŞLATILDI
Öte yandan, Çetin Doğan olayı Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi'ne (CİMER) bildirerek, gerekli yasal tahkikatın yapılmasını istedi. Bunun üzerine Kara Kuvvetleri Komutanlığı 1. Ordu Komutanlığı, Doğan'a, "İlgili birlik komutanlığınca yapılan inceleme sonucunda yaşanan olaya ilişkin idari tahkikat heyeti görevlendirildiği, olay hakkında ihmali ve kusuru olan personel hakkında gerekli yasak işlemlerin başlatıldığı tespit edilmiştir" yanıtını verdi.