19 Mayıs 2024 Pazar

İstanbul Üniversiteler Dayanışması 1 Nisan boykotuna çağrı yaptı

İstanbul Üniversiteler Dayanışması, Kadıköy'de dağıttığı bildirilerle tutuklu ve ev hapsine olan arkadaşlarının serbest bırakılması için 1 Nisan günü saat 17.00'de Kadıköy Rıhtım'da başlatacakları boykota katılım çağrısı yaptı.

İstanbul Üniversiteler Dayanışması, Boğaziçi direnişinde gözaltına alınıp tutuklanan arkadaşlarının serbest bırakılması için 1 Nisan'da yapacakları okul boykotuna ve Kadıköy İskele Meydanı'ndaki basın açıklamasına çağrı bildirisi dağıttı. Sloganlarla Kadıköy dolaşan öğrenciler, "Özgürlüğümüzü, arkadaşlarımızı, kampüslerimizi almak için geliyoruz" dedi.

Öğrenciler "4 Ocak gününden bugüne direnişimiz sürüyor. İlk gün atanmış kayyum rektör Melih Bulu'nun istifası için çıktığımız meydanda bizlere çizilen sınırları aştık. Yüzlerce öğrenci hep bir ağızdan kayyumun istifasını istediğimizi haykırdık ve polis barikatlarını tanımadık. Üniversitenin öznesi olduğumuzu irademizi tanımayan kayyumcu iktidara bir kez daha hatırlattık. Ertesi güne ise ev baskınlarıyla uyandık. Sabaha karşı evlerimizi bastıklarında, gözaltına aldıklarında gösterdiğimiz dayanışmayla arkadaşlarımızı ellerinden aldık. Bu süre zarfında onlarca ilde binden fazla üniversiteli göz altına alınırken onlarca arkadaşımız ev hapsine mahkum edildi. 11 arkadaşımız uydurma gerekçelerle kayyum rektör istemedikleri için tutuklandı. Ancak biz onların ev hapsi kararlarını tanımadık, kelepçeleri söktük. Tutuklu arkadaşlarımız için mücadeleyi bırakmadık" dedi.

Direniş süresi boyunca onlarca üniversitede kurdukları dayanışmalarla uygulanan baskıyı ve şiddeti beraber göğüslediklerini ifade eden öğrenciler, "İşçi ve emekçilerin, Kürt halkının, kadın ve LGBTİ+'ların omuzdaşı olduk ve omuzdaşlarımızla beraber direndik. Tutuklu olan 8 arkadaşımızı direnişin sesiyle iktidarın elinden aldık ve mücadelemize devam ediyoruz. Geriye kalan 3 arkadaşımız hala hapiste. 2 Nisan Cuma günü Anadolu Adliyesi'nde görülecek olan duruşmaya arkadaşlarımızı almak için hep birlikte gidiyoruz. Nasıl ki gösterdiğimiz dayanışmayla gözaltındaki, hapishanedeki arkadaşlarımızı aldıysak geride arkadaşlarımızı bırakmamak için geliyoruz" diye belirtildi.

Üniversitelerine atanan kayyumlarla üniversite bileşenlerinin iradesinin yok sayıldığını vurgulayan öğrenciler, "Üniversitede iktidarın baskı politikası derinleştiriliyor. Üniversiteler halk için değil sermaye için bilgi üreten, tek sesli ve tek renkli, yasaklamalar ve disiplin soruşturmaları ile yönetiliyor, hatta idari kadronun tümü dolaysızca iktidar tarafından belirleniyor. Bizler üniversitenin öznesi olan tüm bileşenlerin; öğrencilerin, emekçilerin, akademisyenlerin söz, yetki, karar mekanizmalarına dahil olması gerektiğini söylüyoruz. Üniversitelerin demokratik işletilmesinden yanayız ve bunu ancak biz yaparız. Kampüslerimizin özgürlüğü için, üniversite bileşenlerinin söz, yetki, karar hakkı için geliyoruz" diye kaydedildi.

İstanbul Üniversite Dayanışmaları, "Direnişin başlamasıyla birlikte polis şiddetini hepimiz gördük ve yaşadık. Gözaltı, ev hapsi, soruşturma, tutuklama terörü karşılığını ezilenlerin ve öğrencilerin büyüyen dayanışması ve direnişin yükselmesinde buldu. Onların barikatları, gözaltı ve tutuklamaları sokaklardan ve meydanlardan ayağımızı kesemedi. Bu süreçte LGBTİ+'lara uygulanan fobik politikalar ve saldırıların karşısında gökkuşağının yedi rengini hep birlikte savunduk. Direniş özgürleştiriyor, mücadelemizle özgürlüğümüzü almaya geliyoruz" dedi.