19 Mayıs 2024 Pazar

Esat-Eryaman davası: Delil olan telefonun imei adresi yanlış yazılmış

Esat-Eryaman davası olarak bilinen trans kadınlara saldıran bir çeteden dört kişinin yargılandığı davanın Yargıtay tarafından bozulmasının ardından başlayan yeniden yargılamanın 3. duruşması görüldü. Duruşmayı izlemek isteyen trans kadınlar salona alınmadı.

Ankara'nın Etimesgut ilçesindeki Eryaman Mahallesi'nde 2006 yılında trans kadınlara saldıran bir çeteden 4 kişinin yargılandığı ve faillere verilen cezanın Yargıtay tarafından bozulmasının ardından yeniden başlayan davanın 3. duruşması Ankara 30. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Duruşmayı izlemek isteyen Üniversiteli Kadın Kolektifi (ÜKK) üyeleri ile trans kadınlar, duruşmaya izleyicilerin alınmadığı gerekçesiyle salona alınmazken, taraf avukatları duruşma salonunda hazır bulundu. Faillerden Şammas Taşdemir, başka suçtan tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katılırken, diğer failler Ahmet Günay, Harun Çardak ve Ayhan Günay duruşmaya katılmadı.

Kimlik tespitinin ardından Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'na (BTK), telefonu gasp edilen Sevda Gezer'in IMEI adresinin tespiti için yazılan müzekkerenin yanıtını okuyan mahkeme başkanı, IMEI'nin kullanılıp kullanılamadığının tespit edilemediğini, IMEI numarasının yanlış olduğunu söyledi.

IMEI ADRESİ YANLIŞ YAZILDI
Söz alan avukat Senem Doğanoğlu, BTK'ye yazılan IMEI adresinin yanlış olduğunu, bir sıfırın eksik yazıldığını ve eksiklerin giderilerek tekrar yazılması gerektiğini belirtti.

Duruşmaya dair ara kararını açıklayan mahkeme başkanı eksikliklerin giderilmesi ve doğru IMEI adresi ile yeniden BTK'ye müzekkere yazılmasına karar vererek, duruşmayı 14 Aralık'a erteledi.

Dava sonrası konuşan avukat Senem Doğanoğlu, davanın bir kez daha ertelendiğine dikkat çekti. Doğanoğlu, "Bu celse bir tanığın dinlenmesi gerekiyordu ancak o tanık da dinlenmedi. Gasp edilen telefonlardan birinin IMEI numarası bir sıfır eksik yazılmıştı. Biz telefonun faturasını sunmuştuk. Dosya içinde olan bir faturaydı ancak Yargıtay, bir transın fatura sunmasına itibar edilmemesi kanaatinde olduğu için bir IMEI numarasıyla teyit edilmesini istedi. Sadece beyanın gasp davalarında yeterli olduğu bir dinamikte biz o numarayı kullandığını ispat etmeye yönelik bir pozisyon almak zorundayız" dedi.

NE OLMUŞTU? 
2006 yılının Nisan ayında Ankara'nın Etimesgut ilçesindeki Eryaman semtinde bir çete trans kadınlara yönelik saldırı gerçekleştirdi. Saldırının ardından birçok trans kadın yaşadıkları Eryaman'ı terk etmek zorunda kaldı. Kadınların bir kısmı Esat Caddesi'ne taşındı, ancak saldırılar Esat'ta da devam etti. Trans kadın Dilek İnci ise katledildi. Bunun üzerine 2008'de saldırıya uğrayanların suç duyurusunda bulunmasıyla dava açıldı. Sanıklardan Şammas Taşdemir, trans kadınların gittikleri kuaföre yönelik baskında silahla yaralamadan 45 ay, diğer sanıklar Harun Çardak ve Ahmet Günay 40'ar ay, Kurtuluş bölgesindeki trans kadınlara yönelik silahla yaralama eylemlerinden dolayı Ahmet Günay'ın 34 ay ile cezalandırılmalarına karar verildi. Mahkeme heyeti, saldırganların çete olduğuna hükmetti ancak hükmü alt sınırdan kurarak, yağma suçundan ceza vermedi.

2008'de verilen mahkeme kararını Yargıtay, 2011 yılında bozdu. O sırada davaya bakan mahkeme heyetleri değişti ve Ceza Muhakemesi Kanunu'ndaki değişiklikler ile dava bir mahkemeden diğerine gitti. 10 yıl aradan sonra, 2018 yılında dava yeniden Yargıtay'a gitti. Yargıtay, 21 Eylül 2020'de aldığı kararla yerel mahkemenin saldırganlara verdiği cezayı bozdu.

Yargıtay bozma kararında saldırganların "çete olduğuna ilişkin" araştırma yapılması gerektiğini söyleyerek o dönem ki telefon kayıtlarının incelenmesini talep etti. Yeniden görülen davanın Ankara 30'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 3'üncü duruşması yine ertelendi. Davanın zaman aşımına uğratılması tehlikesi de bulunuyor.