Depremde yakınlarını kaybedenler 11. Yargı Paketine karşı adalet nöbetinde

Depremde yakınlarını kaybedenler, 11. Yargı Paketinin 27. maddesindeki düzenlemeyle deprem suçlarının cezasız kalacağını belirterek Ankara'da adalet nöbeti eylemi başlattı. Aileler, deprem davalarında henüz adalet sağlanmamışken söz konusu maddenin geçmesinin cezasızlığı pekiştireceğini ve caydırıcılığı ortadan kaldıracağını belirtiyor.

Kamuoyunda 11. Yargı Paketi olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Meclis Adalet Komisyonunda kabul edilmesinin ardından 22 Aralık'ta Mecliste görüşülmeye başlandı. Teklifin, 27. maddesine göre 31 Temmuz 2023 tarihi ve öncesinde işlenen suçlardan dolayı kapalı veya açık hapishanelerde bulunan ve fıkrada sayılan diğer koşulları sağlayan hükümlüler, 3 yıl daha erken açık hapishaneye ayrılma ve/veya denetimli serbestliğe ayrılma imkanından yararlanabilecek. Yasa teklifinde "Terörle Mücadele Kanunu (TMK) ve örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlar" kapsam dışı bırakılıyor.

Maraş merkezli 6 Şubat 2023'te depremlerinde katledilenlerin yakınları 27. maddenin deprem suçlularını dışarıda bırakacak şekilde düzenlenmesini talep ediyor. Özellikle ilgili maddenin, "suçların türüne bakılmaksızın kapalı ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlüler" ile "ceza infaz kurumunda bulunması koşul olarak aranmamaktadır" ifadelerinin faillerin hiç ceza yatmadan serbest kalabileceğinin altını çiziyor. Depremde hayatını kaybedenlerin yakınları henüz süren davalarda adalete erişememişken yapılacak düzenlemenin cezasızlığı pekiştireceğini ifade ediyor. Benzer şekilde 2000 yılında çıkan af sonucu, 1999'da yaşanan Gölcük depremi sonrası açılan 2 bin 100 davanın bin 800'ü sonuçsuz kalmıştı.

Depremde katledilenlerin yakınları 21 Aralık'ta Meclise yaptıkları yürüyüşün ardından Cemal Süreya Parkında adalet nöbeti başlattı. Nöbetteki aileler taleplerini ve adalet mücadelesini ETHA'ya anlattı. 

'GECE GÜNDÜZ NÖBETTEYİZ'
Adıyaman'da Zümrüt Apartmanında eşi ve üç çocuğunu kaybeden depremzede Mehmet Doğan, adalet ve hukuk için nöbette olduğunu belirterek, "Bu yargı paketinin meclisten geçmesini istemiyoruz. Biz canlarımızın katillerinin böyle kolayca serbest bırakılmasını istemiyoruz. Buradan tüm vekillere sesleniyoruz; siz milletin vekilisiniz, bazı müteahhitlerin vekili değilsiniz. Eğer bizim vekilimizseniz bu yargı paketini meclisten geçirmeyeceksiniz. Biz bu parktan ayrılmayacağız, ne kadar sürerse sürsün gece gündüz biz burada nöbetteyiz" dedi.

'KABUL ETMİYORUZ'
Malatya'da Trend Garden Rezidansta kardeşini kaybeden Hatice Açıkalın, mahkemelerinde karar çıkmasına rağmen tek bir tutuklu sanık olmadığına dikkat çekerek, "Biz hala adaleti sağlayamadık. Bugün 11. Yargı Paketinin 27. maddesiyle 31 Temmuz'dan önce işlenen suçlar, suçlarına bakılmaksızın  daha erken açık ceza infaz kurumuna geçme veya denetimli serbestlikten yararlanma hakkı elde ediyor. Bu durumu kesinlikle kabul etmiyoruz. Bu durum hem bizim kaybettiğimiz canların adaletinin sağlanmasını güçleştirecek hem de bir sonraki depremde, bu insanların yapacağı bir sonraki binada caydırıcılığı ortadan kaldıracaktır. Masumiyet karinesi önemli, hep bundan bahsediyorlar ama bizim giden canlarımız da masumdu" diye konuştu.

'KATİLLERİ KORUMAYIN'
Antakya Odabaşı Ilgım Apartmanında eşinin halası, eniştesi ve 2 çocuğunu kaybettiğini söyleyen Duygu İnegöllü, "Biz enkaz altına ulaştığımızda hiçbir devlet yetkilisi, bir arama kurtarma çalışması yürütmüyordu. 8 gün boyunca sevdiklerimizi, komşularımızı ellerimizle çıkarmaya çalıştık. Çıkan her cenazeye 'acaba bizim cenazemiz mi' diye kendimiz baktık. Bugün buradakinden çok daha soğuk bir havaydı. Çok zorluk çektik. O anları yaşayan hiç kimse bu ölümlere sebep olan hiç kimseyi affedemez, vicdanına sığmaz. 11. Yargı Paketinin 27. maddesini tartışan herkese sesleniyorum; ellerinizi vicdanınıza koymanızı istiyorum. Para karşılığı ev satmış, depreme dayanıklı evler satıyorum diye insanları kandırmış katilleri  korumayın, affedilmelerini istemiyoruz" ifadelerini kullandı.

'BİZ UNUTMUYORUZ AFFETMİYORUZ'
Antakya Rana Apartmanında annesi ve babasını kaybeden Eren Can ise şunları söyledi: "Depremin üzerinden neredeyse 3 yıl geçti. Biz henüz adalete ulaşamamışken şimdi faillerin infaz indirimi alması, denetimli serbestliğe erken ayrılması, açık cezaevine erken geçmesi gibi aslında cezasızlığı doğuran bir yargı paketi konuşuluyor ve mecliste oylanması bekleniyor. Biz 11. yargı paketinin 27. maddesini kabul etmiyoruz. Daha depremin üzerinden 3 sene geçmemişken, adalet sağlanmamışken, davalar açılmamışken bu cezaların affedilmesini, infazının indirilmesini ne kamu vicdanı adına, ne kendi vicdanımız adına, ne yasımızı yaşamamız adına kabul etmiyoruz. Kamu personelleriyle ilgili soruşturma izni, ilk bir sene hiç verilmedi bile. Ve şu an yargılamalar sürerken, kararlar çıkmamışken infazda iyileştirme, infaz indirimi, cezasızlık önümüze getiriliyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Milletvekillerine sesleniyoruz; deprem suçlularını bu paketin dışında tutsunlar, onları affetmesinler; çünkü biz affetmiyoruz, unutmuyoruz, hakkımızı da helal etmiyoruz."